Akbük Çevre ve Kültür Derneği [AKÇED] Akbük Muhtarı Mehmet Çamlı’dan randevu talep etmişti.
Randevu talebi yönetim kurulu üyesi Nur İsier tarafından kendisine iletildi.
Randevu talebi ile ilgili metinde aynen şu satırlara yer verilmişti.
Aktarıyoruz:


“Akbük’ün yerel sorunlarına çözüm aramak ve katkı vermek derneğimizin en temel uğraşısı.
Bu nedenle Akbük Muhtarlığı ile iletişime geçilmesi ve müşterek çalışma konuları ve ortamı oluşturulması söz konusu uğraşın bir parçası…
Bu nedenle AKÇED yönetim kurulu aşağıdaki kararı aldı.
Karar metni aynen şöyle:
4.- Akbük Muhtarı ile müşterek toplantı yapılmasına; bu konuda muhtarın kendisine, “Akbük’ün yerel sorunlarının tespiti ve çözümü” yönünde müştereken çalışılması konusunda çağrı yapılmasına…
… Oybirliği ile karar verilmiştir.
 Talebimiz yönetim kurulu üyesi Nur İsier tarafından Akbük muhtarı sayın Mehmet Çamlı'ya iletilmiş bulunmaktadır.
İçinde bulunduğumuz süreçte muhtarlıktan olumlu bir karar çıkması umudu ile bekleme içine girilmiştir.”

Bundan sonraki gelişmeler ile ilgili olarak AKÇED yönetim kurulu başkanı Faruk Haksal aşağıdaki açıklamayı yaptı:
**Evet… Randevu talebimizin olumlu karşılanması için umutlu bekleyişimiz maalesef olumsuz sonuçlandı. Ve… Akbük’ün yerel sorunları ve çözüm yollarını konu alacak olan toplantı talebimiz ret edildi…
**Bu gelişme dostluk ortamını, birlikte çaba harcama iklimini zedeleyen ayrıştırıcı bir tavırdır. Ama ne yazık ki böyledir. Bir mahalle muhtarının, faaliyet konusu “çevre ve kültür” olan bir demokratik kitle örgütü ile görüşmeyi ret etmesi trajik bir gelişmedir. Akbük muhtarı tüm Akbüklülerin muhtarı olmalıdır. Şu ya da bu şekilde oluşan/oluşturulan hizip unsurlarının değil… 
Faruk Haksal konuşmasına devamla taleplerini yinelediklerini bildirdi ve şöyle devam etti:

BİZLER İŞBİRLİĞİ VE GÜÇBİRLİĞİ
TALEPLERİMİZİ YİNELİYORUZ

*Ama biz her şeye rağmen talebimizi canlı tutuyor; reddedilmemiş farz ediyor ve Akbük’ün yerel sorunlarına işbirliği/güç birliği ve dostluk duygu ve enerjisi içinde omuz vermeye her zaman olduğu gibi, hazır olduğumuzu, yeniden dile getiriyoruz… Ayrışarak bir yere varamayız; birleşerek başarabiliriz…