Bazı sözler vardır ki bir insanın yaşamını değil, bir çağın ruhunu özetler. “Ancora imparo” da onlardan biridir. Türkçesiyle: Hâlâ öğreniyorum. Söylenceye göre bu sözleri söyleyen de Michelangelo... Evet söylenceye göre bu söz, onun ağzından 87 yaşındayken çıkmış. Gerçekten üstad bu sözleri söylemiş mi, bilinmiyor. Ancak bu söz, onun yaptığı heykeller kadar kalıcı, resmettiği tavan freskleri kadar etkileyici bir iz bırakmış görünüyor.
Michelangelo’nun yaşamına baktığımızda, yalnızca taş yontan bir sanatçı değil, yaşanan anın ruhunu biçimlendiren bir düşünürle karşılaşırız. Gençliğinde insan kemiklerini inceler, anatominin detaylarında estetiğin sırlarını ararmış. Duvarlara can verir, mermeri ete dönüştürürmüş. Ama yaptığı hiçbir iş tamamlanmış sayılmazmış; tıpkı kendisi gibi...
İşte belki de bu nedenle “hâlâ öğreniyorum” derken kastettiği şuydu: Öğrenmek, insanın henüz tamamlanmadığını fark etmesidir. Yaş ne olursa olsun, akıl ne kadar ilerlerse ilerlesin, insan hep yolda kalandır. Yolun bittiğini düşünen, gerçekte öğrenmeyi bırakan kişidir.
Sanat tarihçileri, bu sözün Michelangelo’ya doğrudan ait olduğunu gösteren net bir belge olmadığını söyler. Söylendiği tarihle ki 1564’le eşleşen notlar olduğu ileri sürülmüş; ancak bunların gerçek kanıtlarına ulaşılmamış. Bir başka deyişle bu söz, kesinlikten çok bir simge değeri taşır. Ama bazen bir sözün gerçekliği değil, anlamı daha önemlidir. Çünkü bu söz, yalnızca Michelangelo’nun değil; öğrenmeyi yaşam biçimi olarak içselleştirmiş herkesin sözleridir.
Öğrenmek ne ara başlar?
Bugün öğrenmek çoğunlukla bir iş bulma aracı, bir sınav kazanma aracı ya da bir kariyer planı olarak görülüyor. Oysa gerçek öğrenme, içten gelen bir yürüyüştür. Ne diploma gerektirir ne de kurs... Dahası bazen tüm bilgilerden arınmakla başlar. Çünkü asıl bilgelik, bilmediğini kabul ettiğin anda başlar.
Michelangelo’nun bu sözünün önemi de burada yatar. "Ancora imparo", yaşlanmanın değil, ilerlemenin göstergesidir. Yorulmanın değil, direnmenin anlatımıdır. “Ben hâlâ buradayım ve hâlâ öğreniyorum” demek, gelip geçen anlara karşı sessiz bir başkaldırıdır. Hâlâ öğreniyorum, çünkü hâlâ merak ediyorum. Hâlâ merak ediyorum, çünkü hâlâ yaşıyorum demektir.
Bugünlerde çok konuşuyoruz, ama az düşünüyoruz. Çok biliyoruz, ama az anlıyoruz. Çok izliyoruz, ama az öğreniyoruz. Belki de Michelangelo’nun 500 yıl önce verdiği bu yalın yanıt, bugünün bilgi kalabalığına hâlâ sessizce karşılık veriyor: “Ancora imparo.”
Bu sözler yalnızca bir sanatçının sözleri değil, her yaşta öğrenmenin olanaklı ve gerekli olduğuna ilişkin bir anımsatmadır. Yaş almak, öğrenmeyi bırakmak anlamına gelmez. Tersine, yaşadığımız her gün, yeni bir şey öğrenmek için bize verilen bir olanaktır.
Anımsamak yeter... Bu nedenle, bazen yalnızca bunu anımsamak bile yeter:
Latince söyleyişle "Ancora imparo" ya da Türkçemiz'le "Hâlâ öğreniyorum.”
Evet ben de 71 yaşımda; hâlâ öğreniyorum. Durmaksızın öğreniyorum ve bu öğrenme tutkusu canıma, can katıyor bunu çok iyi biliyorum.