Almanya’da geçen hafta son iki eyalette de okullar Yaz tatiline başladı. Beklenen trafikte tıkanıklık olmadı. 16 Eyalet, 20 Haziran, 29 Temmuz arası sırayla tatile giriyor. Böylece otel, restoran turistik yörelerde hizmet değer kaybı önlenmiş oluyor.
Bu usulü bazı makalelerimde yazıyorum. Türkiye’ye de örnek olabilir. Orada eyalet yok, ama hiç değilse, yedi Coğrafya bölgesi sırayla tatil yaparsa hizmette kalite düşmez. Turizm bölgelerinde, sahil plajlarda yığılma olmaz. Ege ve Akdeniz Bölgesi en önde, Doğu Anadolu Bölgesi en son olmak üzere iklim durumuna göre sıraya konabilir.
Hemen tatilin ilk günü yola çıkmak strese sebep olabilir. Altı haftanın ilk iki günü biraz nefes almayı, bavulu rahatlıkla hazırlanmayı sağlar.
Arabayla yola çıkanlar, dinlenmeye yolda başlamalıdır. Uçakla yolculuk yapanlar için sabır ön plânda gelir. Aşırı sıcağa karşı su ihtiyacı karşılanmalı.
Dinlenme ve enerji toplama yeni ders yılına başlarken kolaylık sağlayacaktır. Huzur içinde tatil yapmak sağlıklı olmaya bağlıdır. Sağlık kontrolleri seyahate çıkmadan yaptırılmış olması gerektir. İlaçları bavula koyma ihmâl edilmemeli.
Çocuklar için baskı kitap ve dergi okumaları, tatilde gün ışığında okuyarak, gözleri ekrandan korunmuş olacaktır.
Bu satırları yazarken çoğu Türkiye’de olacaktır. Yurt dışı Türklerle ilgili yıllardır biriken ön yargılara karşı orada bizzat insanlarla konuşma fırsatı değerlendirilebilir. 
Yurt dışı Türklerine seçme hakkı verilmeseydi, Türkiye’den Avrupa’ya gelmek isteyenler çoğalmasaydı, bu konu nesnel tartışmaya, gündeme gelmeyecekti.
Uçak biletini alamayan emekliler, işsiz ve sosyal yardımla geçinen seyahate gidemeyen Türk ve Türk kökenli Almanlar olduğunu anlatmakta fayda vardır.
Didim Öğretmen Evi’nde bir garson yurtdışına gideni kurtulmuş sayıyordu. Hâlâ bu ifade aklımdan çıkmadı. Hiç kimse keyfinden göçme amacıyla yurt dışına gitmez. Almanya’da paranın, altının yollarda yatmadığını anlatmak gerekir.
Yurt dışı Türklerin Türkiye’ye sağladığı hizmet ve faydalar istatistikle sağlanmalıdır. Yıllar önce havaalanında Avrupa’dan gelen turistlere, kaç gün kaldıkları, ne kadar para harcadıkları gibi soruları içeren form doldurulduğu halde, Türklere sorulmadı. Öyle ya Irak savaşı, pandemi olur, onlar nasıl olsa yine gelir, zihniyeti değişmeli.

İlk nesil gelir, ikinci nesil de gelir ve sabreder. Ama üçüncü nesle Kayseri Ticaret Odası gibi, yurt dışı Türkleri çiçeklerle karşılayıp Hoş Geldiniz demezlerse, diğer turistlere gösterilen konukseverlik gösterilmezse bir daha gelmezler. Çünkü üçüncü nesilden itibaren gençler çok dilli eğitim ve öğrenim görüyorlar. Bütün kıtalar onlara seyahat imkânı tanıyor.
Şu anda Türkiye’de tatil yapanlar paranızı etrafa saçar gibi harcamayın, yolda bulmadığınızı gösterin. İşi olanlar zor işlerde çalışıyor, bir de ırkçılık zihniyetine karşı enerji tüketiyor. Başaranlar, akademisyen göçmen çocukları sağ ırkçı partilerin hışmına uğruyorlar.
Didim Öğretmen Evi’nde sorunları izah edince, orada çalışan elemanlar bana, hocam bize böyle anlatan olmadı, dediler.
Yurt dışında yaşayan altı milyon Türk vatandaşın hepsi aynı değil, seçimde tercihleri de aynı değildir. Bu konuda en iyisi You Tube’de Kenan Kolat ve Orkan Erdikmen’in yayınlarını izlemektir. Sayılarla matematiğin gücüyle izah ediyorlar.
Genellemek, haklı olunan bir konuda insanı haksız duruma düşürür.
Yaz tatili çoğu insanlar için hayal, rüya gibi geçmeli. Sorunları geride bırakmak esas olmalı, beyin ve kalbi kuşku, korku ve gelecek ders yılı endişelerinden uzak tutulmalıdır. Akdeniz ikliminde, ılık rüzgârlı deniz havasını içine çekmeli gezgin.
Huzur bulmaya meditasyon yardım ederse, uykuya dalmak kolay olduğu gibi, güzel rüya görmeyi de sağlar.

“Yaşadığın zamana sıkı sıkı sarıl. Her durum ve anın değeri biçilmez. Şu anda yaşananlar gelecekte anılacak ve sonsuz olacaktır.” Johann Wolfgang von Goethe

Şimdiki zamana dikkat etmek, yoğun yaşamak insanı kazalardan korur. Torunlarıma ve öğrencilerime, yürüyorsak yürüyoruz, okuyorsak okuyoruz. Başka endişe, kuşkularla beyin ve kalbi yormayın, diyordum.
Yaz’a tatile olan özlemi gidermek, sevinçle zamanı geçirmek, minnettar olarak yaşam sevincini kutlama huzur ve rahatlık içinde sindirilmeli. Nihayet çalışanın kendisi ve ailesi için zamanın verdiği zenginliği yaşatan dinlenme ve tatildir.
Bazan bir müddet sessiz olmak lâzım, ki sonra daha iyi işitebilmeli. Kısa bir müddet gözleri kapatarak, açınca daha iyi görme sağlanmalı.
Bir an kalp atışlarını dinlemekle anı yaşama içe sindirilmiş olunur. Bir müddet geriye çekilmek gerekir, ki tekrar enerji toplanmalı ve güç kazanılmalıdır. Buna, savaş haberlerine karşı dayanma için de ihtiyaç vardır.
Her insana arzu ettiği gibi tatil geçirmesinin nasip olmasını diliyorum. Hasta olan veya işsiz olduğu için veya az kazandığından dolayı seyahate gidemeyenler de yaşadıkları çevrede, iyi tatil geçirme olanaklarını araştırmalıdır.

İyi tatiller

Bu konuda okuduğum ve kaynak olarak kullandığım dergi:
Natur und Medizin, No: 4, Juli/August 2024
Alıntı: s. 12