Özet
12 Ekim 1943 ta­ri­hin­de Sov­yet­ler Bir­li­ği Yük­sek Sov­yet Pre­zid­yu­mu ta­ra­fın­dan alı­nan ka­rar­la Ka­ra­çay Türk­le­ri­nin top­ye­kûn sür­gü­nü ka­rar­laş­tı­rıl­mış, bu karar 2 Kasım 1943 ta­ri­hin­de fi­ilen uy­gu­lan­mış­tır. Aynı po­li­ti­ka 8 Mart 1944’te Mal­kar Türk­le­ri­ne de yö­nel­miş­tir. Bu ça­lış­ma, Ka­ra­çay Türk­le­ri­nin sür­gün sü­re­ci­ni ta­rih­sel bel­ge­ler, sos­yo­po­li­tik bağ­lam ve in­san­lık ta­ri­hi açı­sın­dan in­ce­le­mek­te; sür­gü­nün ne­den­le­ri­ni, so­nuç­la­rı­nı ve Türk dün­ya­sı üze­rin­de­ki et­ki­le­ri­ni ana­liz et­mek­te­dir.
Anah­tar Ke­li­me­ler: Ka­ra­çay Türk­le­ri, Sür­gün, Sov­yet­ler Bir­li­ği, Kaf­kas­ya, Sta­lin Dö­ne­mi, Türk Dün­ya­sı

Giriş
Kaf­kas­ya, tarih bo­yun­ca etnik çe­şit­li­li­ği ve st­ra­te­jik ko­nu­muy­la büyük güç­le­rin il­gi­si­ni çeken bir bölge ol­muş­tur. 20. yüz­yı­lın ilk ya­rı­sın­da Sov­yet­ler Bir­li­ği’nin etnik po­li­ti­ka­la­rı, bu çok ulus­lu ya­pı­yı de­rin­den et­ki­le­miş­tir. 1943 yı­lın­da alı­nan karar doğ­rul­tu­sun­da Ka­ra­çay Türk­le­ri, Sta­lin yö­ne­ti­mi­nin “ko­lek­tif suç” an­la­yı­şı kap­sa­mın­da ana­va­tan­la­rın­dan ko­pa­rıl­mış, Orta Asya’nın uzak böl­ge­le­ri­ne sü­rül­müş­tür. Bu tra­jik olay, sa­de­ce bir etnik gru­bun değil, tüm Türk dün­ya­sı­nın ortak ha­fı­za­sın­da derin izler bı­rak­mış­tır.

1. Ta­rih­sel Arka Plan
Ka­ra­çay Türk­le­ri, Kaf­kas­ya’nın ku­zey­ba­tı­sın­da, Elb­ruz Dağı çev­re­sin­de ya­şa­yan yerli Türk top­lu­luk­la­rın­dan bi­ri­dir. 19. yüz­yıl bo­yun­ca Rus Çar­lı­ğı’nın ya­yıl­ma­cı po­li­ti­ka­la­rı­na di­re­nen Ka­ra­çay halkı, Sov­yet re­ji­mi dö­ne­min­de kül­tü­rel ve si­ya­si bas­kı­lar­la karşı kar­şı­ya kal­mış­tır. II. Dünya Sa­va­şı sı­ra­sın­da Nazi Al­man­ya­sı’nın Kaf­kas­ya’ya iler­le­yi­şi, Sta­lin yö­ne­ti­mi ta­ra­fın­dan yerel halk­la­rın “iş bir­li­ği” ile iliş­ki­len­di­ril­miş, bu durum toplu ce­za­lan­dır­ma po­li­ti­ka­la­rı­na zemin ha­zır­la­mış­tır.

2. Sür­gün Ka­ra­rı ve Uy­gu­la­ma Sü­re­ci
12 Ekim 1943’te Sov­yet Yük­sek Sov­ye­ti’nin al­dı­ğı ka­rar­la Ka­ra­çay Özerk Böl­ge­si lağ­ve­dil­miş, bölge nü­fu­su­nun ta­ma­mı “gü­ve­nil­mez unsur” ilan edil­miş­tir. 2 Kasım 1943 sa­ba­hı NKVD bir­lik­le­ri ta­ra­fın­dan baş­la­tı­lan ope­ras­yon­la 69.267 Ka­ra­çay­lı, kadın, çocuk, yaşlı de­me­den hay­van va­gon­la­rı­na dol­du­rul­muş ve Ka­za­kis­tan, Kır­gı­zis­tan gibi Orta Asya cum­hu­ri­yet­le­ri­ne sü­rül­müş­tür.
Yol­cu­luk sı­ra­sın­da bin­ler­ce kişi açlık, soğuk, has­ta­lık ve kötü mu­ame­le ne­de­niy­le ya­şa­mı­nı yi­tir­miş­tir. Bu süreç, Ka­ra­çay Türk­le­ri için yal­nız­ca bir coğ­ra­fi yer de­ği­şik­li­ği değil, bir kim­lik ve va­ro­luş mü­ca­de­le­si ha­li­ne gel­miş­tir.

3. Sos­yo-Kül­tü­rel So­nuç­lar
Sür­gün, Ka­ra­çay Türk­le­ri­nin top­lum­sal ya­pı­sı­nı kök­ten sars­mış­tır.
* Dil ve kül­tür po­li­ti­ka­la­rı çer­çe­ve­sin­de Ka­ra­çay­ca ya­yın­lar ya­sak­lan­mış, hal­kın eği­tim ve kamu ya­şa­mı­na ka­tı­lı­mı en­gel­len­miş­tir.
* Aile ya­pı­la­rı da­ğıl­mış, bin­ler­ce çocuk yetim kal­mış­tır.
* Ko­lek­tif ha­fı­za, sür­gün yıl­la­rı­nın trav­ma­sıy­la bi­çim­len­miş; ağıt­lar, des­tan­lar ve halk ede­bi­ya­tı bu acıyı ge­lecek ne­sil­le­re ta­şı­mış­tır.
1957 yı­lın­da Sov­yet yö­ne­ti­mi, Ka­ra­çay hal­kı­nın “iti­ba­rı­nı iade” etmiş, sür­gün edi­len­le­rin yurt­la­rı­na dön­me­si­ne izin ve­ril­miş­tir. Ancak de­mog­ra­fik yapı ve sos­yo­eko­no­mik düzen ta­ma­men de­ğiş­miş, dö­nüş­ler zorlu ve kı­sıt­lı ko­şul­lar­da ger­çek­leş­miş­tir.

4. Ulus­la­ra­ra­sı Hukuk ve İnsan Hak­la­rı Pers­pek­ti­fi
Ka­ra­çay sür­gü­nü, gü­nü­müz insan hak­la­rı norm­la­rı açı­sın­dan zo­run­lu yer de­ğiş­tir­me ve etnik te­miz­lik ka­te­go­ri­le­ri­ne gir­mek­te­dir.
Bir­leş­miş Mil­let­ler’in 1948 ta­rih­li “Soy­kı­rı­mın Ön­len­me­si ve Ce­za­lan­dı­rıl­ma­sı Söz­leş­me­si” uya­rın­ca bu tür toplu ce­za­lan­dır­ma ey­lem­le­ri in­san­lık suçu kap­sa­mın­da­dır. Sür­gün po­li­ti­ka­sı, Sov­yet­ler Bir­li­ği’nin ulus po­li­ti­ka­la­rı­nın bas­kı­cı ka­rak­te­ri­ni ve mer­ke­zi oto­ri­te­nin etnik azın­lık­lar üze­rin­de­ki kont­rol me­ka­niz­ma­sı­nı açık­ça gös­ter­mek­te­dir.

Sonuç
Ka­ra­çay Türk­le­ri­nin 1943 sür­gü­nü, Kaf­kas­ya ta­ri­hin­de unu­tul­maz bir kı­rıl­ma nok­ta­sı­dır. Bu olay, sa­de­ce bir hal­kın zorla ye­rin­den edil­me­si değil, aynı za­man­da Türk dün­ya­sı­nın kül­tü­rel bü­tün­lü­ğü­ne yö­nel­til­miş bir dar­be­dir. Gü­nü­müz­de Ka­ra­çay halkı, ya­şa­dık­la­rı trav­ma­yı tarih bi­lin­ciy­le har­man­la­ya­rak kim­lik­le­ri­ni ye­ni­den inşa et­mek­te­dir.
Sür­gün, geç­mi­şin acı­la­rı­nı unut­ma­dan barış, ada­let ve insan hak­la­rı te­me­lin­de yeni bir ge­lecek kur­ma­nın ge­rek­li­li­ği­ni ha­tır­lat­mak­ta­dır.

Kay­nak­ça
* Al­l­worth, E. (1998). The Ta­tars of Cri­mea: Re­turn to the Ho­me­land. Duke Uni­ver­sity Press.
* Co­n­qu­est, R. (1960). The Na­ti­on Kil­lers: The So­vi­et De­por­ta­ti­on of Na­ti­ona­li­ti­es. Mac­mil­lan.
* Kl­yash­torny, S. & Sul­ta­nov, T. (2009). Türk­le­rin ve Orta Asya'nın Eski Ta­ri­hi.
* Özkan, M. (2014). Kaf­kas­ya’da Türk Halk­la­rı­nın Sür­gü­nü. An­ka­ra Üni­ver­si­te­si Ya­yın­la­rı.
* Po­li­an, P. (2004). Aga­inst Their Will: The His­tory and Ge­og­raphy of For­ced Mig­ra­ti­ons in the USSR.
Mavi Didim’in de­ğer­li oku­yu­cu­la­rı, tarih sa­de­ce geç­mi­şin ay­na­sı değil, ge­le­ce­ğin pu­su­la­sı­dır. Biz­ler de bu pu­su­la­yı iyi oku­ma­lı, ta­ri­hi­mi­ze, ec­da­dı­mı­za ve on­la­rın bize bı­rak­tı­ğı onur­lu mi­ra­sa sahip çık­ma­lı­yız.
Bir son­ra­ki ya­zı­mız­da bu­luş­mak di­le­ğiy­le...
Ne mutlu Türk’üm di­ye­ne! Son­suz Sevgi ve Say­gı­la­rım­la