Bizim için 24 mart tarihinde başlayan seçim sürecinin birinci ayağı 14 mayıs Pazar günü sandıklar açıldığında sona ermişti, Sabah saatlerinde doğru Cumhurbaşkanlığı seçiminde Mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kazanmadığı diğer aday Kılıçdaroğlu’nun da kaybetmediği dolaysı ile seçimin ikinci tura kaldığı netleşmiş oldu.
Bizde pazar gecesini pazartesi sabahına bağlayan 05.00’ten sonra eve geldik ve seçimde koşuşturmacanın verdiği yorgunlukla 16 mayıs pazartesi günü öğlen saatleri ile birlikte gazeteye gittik.
İşte o gün bugündür bir taraftan gazeteye gelen yüzlerce arkadaşımızla diğer taraftan da hiç durmadan telefonumuzdan bizi arayan ve “Bundan sonra ne olacak.?” diye soran dostlarımızın sorularına cevap yetiştirmeye çalışıyoruz.
2018 yılında geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dolayısı ile TBMM’de hangi siyasi partinin kaç milletvekili çıkardığı, hangi partinin oy oranını düşürdüğü, hangi partinin oylarını yükselttiğinin hiçbir önemi yoktur.
Bu yüzden 28 mayıs tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin önemi 14 mayıs tarihinde yapılan seçimden çok ama çok önemli, Devleti yönetecek tüm kadroların sadece Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile oluşturulduğu bir süreçte 28 mayıs tarihi tüm ülke için son derece önemli.
14 mayıs gecesi ve 15 mayıs günü Millet ittifakına mensup partililer “seçimi kaybettik” diye karamsarlığa düştüler, Cumhur ittifakına mensup olanlarda “Seçimi kazandık” diye sevindiler.
Ancak 16 mayıs salı sabahı itibarı ile sis bulutu biraz dağılınca ortada sevinecek ve üzülecek bir durumun olmadığı gerçeği ortaya çıkınca her iki tarafta “28 mayıs tarihinde kazanmaktan başka bir çare yok” gerçeği ile karşı karşıya kaldılar.
Böyle bir süreçte bir gazeteci olarak dostlarımızın bizi bir dakika bile boş bırakmadan “bundan sonra ne olacak.?” sorusuna cevap bulmak adına verdikleri çabaya da “”Eyvallah” demekten başka çaremiz olmadığını düşünüyoruz.
Seçimin üzerinden geçen beş günlük süre içerisinde muhtemelen Türkiye’nin her tarafında vatandaş bundan sonra ne olacağı ile ilgili toplantılar yapıyor, fikir teatisinde bulunuyor ve sorularına cevap bulmaya çalışıyor.
Muhtemelen pazartesi gününden itibaren Türkiye’nin tamamında Millet ittifakına mensup olanlarda Cumhur ittifakına dahil olanlarda işin şakaya gelir tarafı olmadığını seçimin yeniden başladığını, 14 mayıs tarihinde oy pusulalarındaki karışıklığa rağmen 28 mayıs tarihinde sadece iki isimli ve iki fotoğraflı kısacık bir oy pusulası olduğu gerçeği ile karşı karşıya kalacaklar.
28 mayıs tarihine bir hafta kala seçimi kazanma arzusunda olan her iki tarafta siyaseten var olan tüm kozlarını bir kez daha sahaya sürecekler, Cumhurbaşkanı adayları 14 mayıs tarihinde yapılan seçimdeki tüm propaganda tekniklerini rafa kaldırıp 28 mayıs için yepyeni ve netice alacak stratejileri hayata geçirmeye çalışacaklar.
Böylesi bir süreçte sabahın erken saatlerinden gece yarılarına kadar ziyaretimize gelen, telefon ile arayan tüm dostlarımızın hem sorularına cevap vereceğiz hemde onların “seçim nasıl kazanılır.?” şeklinde başlayan ve saatler süren görüşlerini usanmadan dinleyeceğiz.
Çünkü 28 mayıs hepimizi için çok ama çok önemli..