BİRLEŞME, VİRÜS, TOPLUMSAL MÜCADELE
Birlik-beraberlik-uzlaşma-iş birliği-güç birliği…
Büyülü, kutsal kavramlardır bu sözcükler.
Herkes imza atar altına.
Birliktelik öncelikle bu kavramların söylemlerindedir.
Ama ve ancak…
Sıra pratiğe gelip çatınca, zurnanın zırt dediği yere gelip toslanır.
Örneğin 26 Ağustos…
Örneğin, kongreler…
Milli Devlet’in kuruluşu, devrimler ve devamındaki tüm atılımlar…
Bütün bu olağanüstü hamlelerin ardında birleştiricilik yeteneği ve kurmaylık beceri ve zekâsı vardır.
Önceden de defalarca yazdık çizdik; ama tekrarında fayda var: Böyle bir bütünlüğü sağlayabilmek için –öncelikle- siyasal hırsların, gelecek hesaplarının, hizip-grup-kayırmacılık gibi hastalıkların güdümünden sıyrılmak gerekir.
Kim ki siyaseti kendi geleceğini yapılandıracak bir meslek olarak benimser, o insandan ülke için, demokrasi-hukuk devleti-ve aydınlanma idealleri yönünde bir yarar umulması ham bir hayaldir.
Siyaset bir koltuk, rozet ya da ikbal beklentisi ile yapılamaz.
Siyasi mücadeleye omuz vermek bir sorumluluk işidir. Nitelikli bir özverinin sahibi olmayı gerektirir.
Ahlaki değerlerin, vitrinleri süsleyen bir reklam metaı olarak kullanılamadığı bir yükseklik gerektirir.
Eğer bu birliği, beraberliği ve niteliği sağlayabiliyorsanız, zafer zaten kaçınılmazdır.
İşte bizler… İki gün sonra böyle birlikteliğin yarattığı o büyük zaferi kutlayacağız…
Ve… Ve maalesef ittire kaktıra bir araya gelebiliyoruz.
Aslında bir araya gelmemiz de [dürüst olmak gerekirse] gerçek ve içtenlikli bir uzlaşmadan doğmuyor. Hayli geçici, sanki sanal, pamuk ipliğine bağlı zoraki gülümsemelerin eseri…
O muhteşem birlikteliğin zaferini işte böyle bir birliktelikle kutluyoruz.
Peki bu yazının sonucu ya da son sözü ne?..
Kıssadan hisse düşünce ve umudumuz şu yönde:
- Ego, vitrinde gözükme ve kişiliğimizi cilalama virüslerini içimizden ve dışımızdan temizlememiz gerek.
Ne kadar ekmek, o kadar köfte, derler ya… Bu temizleme işinde ne kadar başarılı olursak, bu ülkenin sorunlarını o kadar [o ölçüde ve o miktarda] omuzlayabiliriz.
Ötesi mi?
Temizleyemezsek… Virüs kazanır!
O zaman da ne olur?
O kadarını da siz söyleyin.
www.soruyusormak.com