Tarih ders veriyor, ama öğrenmeye hazır öğrenci bulunmazsa verilen, edinilen deneyim bir işe yaramıyor.
İki Almanya’nın birleşmesinden sonra on yıl yerkürede barış sağlandı. Küresel ticaretin dünyada eşit paylaşımı sağlayacağı sanıldı.
2002 yılında Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Almanya Meclisi’nde konuştuğu zaman, Rusya’nın Avrupa’ya ait olduğu fark edildi. Artık NATO’ya ihtiyaç kalmadığı siyasal alanda konuşuluyordu. Doğu Avrupa ülkeleri Avrupa Birliğine üye olabilecek, ama NATO’ya üye olmayacaklardı.
Verilen söz yerine getirilmedi, anlaşma yazılı yapılmamıştı, söz uçtu gitti. Bugün bu tarihi hatırlatanlar Ukrayna savaşında Putin taraftarı sayılıyor.
Silah ticaretinden kazanç sağlayanlar siyasal tartışmalarda savaşa zemin hazırlıyordu.
2003 yılında Irak’a açılan savaş sonunda güvenlik müfettişleri savaşa sebep gösterilen silahları bulamadı, Saddam Hussein hükümeti devrildi, söz verilen hürriyet, demokrasi ülkeye götürülmedi, 2011 yılında US-askerleri çekildi. Yarım milyon insan savaşta hayatını kaybetti. Binlerce Iraklı sığınmacı durumuna düştü.
11 Eylül 2001 yılında Amerika’da işlenen teröre karşı Afganistan’a yapılan savaş sonu UN-askerleri yirmi yıl sonra çekilince hürriyet ve demokrasi yerine ülkede geriye kaos kaldı. 250 bin ölü ve 5,5 milyon sığınmacı yollara düştü.
Amerika/NATO mülteci sorunların çözümünü savaştığı veya savaşa sebep olduğu ülkelerin komşularına ve Avrupa’ya bıraktı.
2022 yılında başlayan Rusya-Ukrayna savaşından beri Almanya’da mantıklı, nesnel tartışmalar yürütülemiyor, ülke silahlanma yarışına katıldı. Halk siyah beyaz iki kutba ayrıldı.
Silahlanma yarışını haklı gösterenlerin başında Federal Almanya Savunma ve Dış İşleri Bakanlarından geliyor.
Sivil savunmada dikkat edilecek noktalar sayılırken, gençlere ve çocuklara gelecek korkusu uyandırılıyor. Sığınma izbe alt yapılar hazırlanmalı, en az bir hafta yetecek kadar besin maddesi depolanmalı, evde para bulundurmalı gibi önlemleri duyan bilhassa savaş yaşamış yaşlılarda panik yaratıyor.
Henüz on sekiz yaşına gelmeyen gençler dahi arzu eder ve ailesi kabul ederse askere alınıyor. Bavyera Eyaleti, Eyalet Millî Öğretim Bakanlığı ile anlaşma yaptı. Okullarda askerlik hizmeti teşvik ve tanıma dersleri yapılacak. Bu önlem diğer eyaletlerde de yayılabilir.
Bu durumda, Alman vatandaşlık reform yasasına göre vatandaş olan Türk asıllı gençlerin askerlik hizmeti konusu derhal ele alınmalı.
Türkiye’de döviz askerlik hizmetini yerine getirince Almanya’da da geçerli sayılıyordu. Kural böyle devam ediyor mu sorusuna cevap verilmeli Almanya’da işsiz sayılarında en fazla göçmen çocuk ve gençleri var. Bu nedenle 6500 € çok fazla.
CHP’nin teklif ettiği 1000 € uygulanırsa, Türkiye aynı zamanda 500.000 genci turizmde de kazanmış olacaktır. Askerlik hizmeti yapmayan gençler Türkiye’ye gidemiyor.
Avrupa’da yaşayan üçüncü dördüncü neslin, ilk nesil dede ve ninelerinin geldiği ülkeyi ikinci vatanları olarak Türkiye için kazanılmasını bir nine ve öğretmen olarak çok, ama çok önemli buluyorum.
Federal Almanya Dış İşleri Bakanı, silahlar insan hayatı kurtarıyor, derken silahların diğer tarafta insan hayatlarını yok ettiği, milyonlarca insanı evsiz barksız bıraktığı, mülteci durumuna düşürdüğünü söylemeyi zaman trendine uymadığı için düşünemiyor.
Alman halkının yüzde elli biri silah sevkiyatına, ticaretine karşı olduğu halde, seçim kampanyasında yalnız mülteci, sığınmacı sorunu gündemde, göç ve göçmen dil kavramı kullanılarak, AfD ırkçı partiye oy gitmesin diyerek, yirmi beş milyon, tarihinde göç hikâyesi olan vatandaşlar basın ve medyada hedef olarak gösterildi. Böylece şiddet ve terör olayların artmasına sebep olundu.
Martin Luther King (1929-1968), sivil savunmada yalnız Amerika’da siyahilerin köle ve sömürülmesine karşı değil, aynı zamanda savaşa karşı direnme için halkı sokağa dökmüştü. Bugün yapılan savaşlardan daha başarılı olarak tarihe geçti.
Silahlanma yarışına, silah ticaretine son verilmelidir. Torun ve çocuklarımızın geleceği için okullara, bilime yatırım yapılmalıdır. Bütçe savaşa değil iklim değişikliğine karşı önlemlere ayrılmalıdır. Vatandaşın verdiği vergiler savaş için değil barış için harcanmalıdır.
“Savaşlar yerküremizde doğa kaynaklarını yok ediyor. Yalnız ve ancak silahsızlanma ve barış torunlarımızın geleceğine hizmet eder.”
Margot Käßmann, din bilimci yazar.
Hoşça kalın!
Kaynak olarak kullandığım makale:
Margot Käßmann, Chrismon, das evangelische Magazin (Dergi),
Şubat 2025, sayfa 19-20.
Döviz askerlik konusu için:
Parası olmayana 30 yıl Türkiye yasak, Sözcü Gazetesi,