Didim Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği, hayvan katliamlarına ilişkin açıklamada bulundu:
"Medeni ve uygar toplum olabilmenin bir çok belirtileri vardır ancak bizce en önemli gösterge; vatandaşı olduğu ülkenin sokağında, mahallesinde ve kentlerdeki hayvanların yaşam garantisinin olup olmadığı ve nasıl yaşadığı ile orantılıdır. Daha önce bir çok kez tanık olduğumuz belediyelerin sokak hayvanları rehabilitasyon merkezlerinin yaptığı katliamlarına, şimdi de yenilerine tanık olduk malesef. Mamak Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezleri çalışanları usulsüz toplayıp öldürürken, Konya Büyükşehir belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezinde de vahşi katliamlar gerçekleşti. Daha bu iki katliamın şokunu atamadan bir de Gebze Belediyesi'nin torbalar içerisindeki kedilerin durumuna tanık olduk. Aslında bu katliamlar, sadece görülebilenlerdir. Tanık olduğumuz cinayetler bu kadar vahşi iken göremediğimiz ve belki de hiç göremeyeceğimiz katliamların boyutunu düşünmek dahi istemiyoruz.
Bu vahşi cinayetleri gerçekleştirenler elbette suçludurlar ve cinayetten yargılanmalılar ancak asıl sorumlular buna göz yuman ve onaylayan Rehabilitasyon Merkezi hekimleri, sağlık işleri müdürlükleri, Belediye Başkanları ve bu cinayetleri işleyecek cesareti gösterebilmelerini sağlayan siyasilerdir, yetersiz hayvan hakları kanunu ve cezasızlıktır. Yasalarda sahipsiz sokak hayvanlarına karşı belediyelerin sorumlulukları açık ve net bir şekilde yer alıyorken,
Bu cinayet; anayasayı hiçe saymaktır. Hukuku yok saymaktır. Sadece bu cinayeti gerçekleştirme emrini alan üç beş personelin görevden uzaklaştırma alması yeterli değildir. Herşeye rağmen hukukun üstünlüğüne güveniyor ve suçluların kamuoyunun vicdanını rahatlatacak cezalar almasını umut ediyoruz. Tüm STK ve Siyasi Partileri yaşamı savunan hayvan dostlarına, sokak hayvanları adına sahip çıkmalarını bekliyoruz"
Haber:Oğulcan Aybaş
