Ziraat Bankası önünde toplanan kitle adına basın açıklamasını EMEP üyesi Cengiz Nazlı yaptı. Nazlı, yaptığı konuşmada 60’lı yılların anti-emperyalist ve kapitalizm karşıtı mücadelelerle şekillendiğini, bu küresel direnişin Türkiye’de de gençlik, işçi ve köylü hareketlerinin birleşmesiyle güçlü bir halk mücadelesine dönüştüğünü belirtti.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın öğrenci hareketlerinden başlayarak “Tam Bağımsız Türkiye” şiarıyla halkla birleştiğini söyleyen Nazlı, o dönemde gençliğin yaz tatillerinde tatil yapmadığını, köylerde ve fabrikalarda halkla omuz omuza mücadele ettiğini vurguladı. 12 Mart 1971 darbesiyle bu yükselişin bastırılmak istendiğini, ancak devrimci önderlerin mücadelesinin halkın yüreğinde yaşamaya devam ettiğini ifade etti.
Nazlı, ayrıca kısa süre önce yaşamını yitiren barış mücadelesinin simge ismi Sırrı Süreyya Önder’i anarak, “Onun bıraktığı yerden, halkların kardeşliği ve Kürt sorununun demokratik çözümü için mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi. Özgür Özel’e yönelik saldırıyı da kınayan Nazlı, tek adam rejimine karşı demokrasiyi savunmaya devam edeceklerini belirtti.
Konuşmasında kadına yönelik şiddet ve doğa talanı gibi toplumsal sorunlara da dikkat çeken Nazlı, “Kadınların, doğanın ve ezilenlerin mücadelesi birleşerek büyüyor. Bu karanlığı işçi sınıfının önderliğinde kurulacak genel grev ve direniş hattıyla yırtabiliriz” diyerek sözlerini Deniz Gezmiş’in son sözleriyle tamamladı. HABER : ELİF DİKBAŞ