Kentlerin, tarihi süreçte gelişen sosyal, siyasal, ticari, ekonomik, demografik ve tarihi özellikleri incelenerek, önemli sonuçlara varılmaktadır. Tarih, coğrafya ve toplum birlikte incelenmelidir. Devlet kayıtları gibi belgeler ve tarihi eserler geçmişin bilgilerini kültürel değerlerini günümüze ve geleceğe taşırlar yapılmış olanlar, yapılacaklara yol gösterirler.
“Kentler insanlar gibidir. Onların da hafızası vardır. Kentin yaşayan, ayakta kalan ve kayda giren her türlü birikimi eser konumunu alarak, o şehrin hafızasını oluşturur. Bu sayede insanlar kenti eserleriyle tanır, hatırlar ve anlamlandırırlar. Bu nedenle çok iyi bilmemiz gerekir ki; ecdadını unutanlar kaynaksız ırmağa, köksüz ağaca benzerler. Bir çınar için toprak altındaki kökleri ne ise ve bu kurudukça çınar nasıl kurumaya başlarsa, bir millet için de tarih odur. Tarihini bilen millet, kökü sağlam çınar gibidir. Zamanla eski adet ve ananesini, yaşayış tarzını unutan, tarihini bilmeyen, ecdadının neler yapmış olduğundan haberi olmayan bir millet, kendini ayakta tutan köklerden birkaçını kurutmuş demektir.”
Geçtiğimiz günlerde “DİDİM GERÇEK GAZETESİ” nde “Bir Öyküdür Yoran” adlı kitabın yazarı Gülay Zübeyde Yalçın Hanımefendinin Didim Koylarının eski isimleri ilgili yazısına rastladım. Öncelikle bu yazarımızı alkışlarla selamlıyorum. Didim adına çok güzel bir çalışma yapmış. Çünkü tarihi isimlerin silinmesi demek, o coğrafyanın üzerinde oluşan tarihin hafızasının yok edilmesi demek oluyor. Unutmamalıyız; geçmişi kontrol edemeyenler, geleceği de kontrol edemezler.
DİDİM’İN KISA TARİHİ
1991 yılında ilçe olan DiDiM, doğuda Muğla il sınırı ve Akbük Körfezi, batıda ve güneyde Ege Denizi, kuzeyde Bafa Gölü ve Menderes Nehri ile sınırlanmış bir yarımada şeklindedir, yüzölçümü 300 km2 civarındadır. Osmanlı İmparatorluğu zamanında varlığını “YERONDA – YORAN” ismi ile sürdürmüştür. 1955 depreminden sonra önceleri halk arasında “HiSAR” olarak da adlandırılan YORAN devlet tarafından yaptırılan afet evlerine taşındıktan sonra “YENiHiSAR” adını almıştır. Sonrasında isim benzerliğine meyil vermemek için dünya üzerinde sadece bir yerde bulunan ve kök olarak “DIDYMAION”‘dan gelen “DİDİM” olarak yenilemiştir. Ancak ben olsaydım buranın adını “ MİLET” olarak değiştirirdim çünkü burası dünyada ARİSTOKLARIN, FELSEFİCİLERİN olduğu okulların merkezidir. En büyük felsefeciler buradan çıkmıştır.
Mavi bayraklı Altınkum Plajının duyulmasıyla birlikte cennetten çalıntı bu çamlarla kaplı sayfiye yerine büyük tur operatörlerinin turist getirmeye başlaması ile henüz keşfedilmeye başlanan Altınkum ’da turizme yönelik yatırımlarının artmasına yol açmıştır.
Didim, bulunduğu konum nedeniyle tarihte iz bırakan uygarlıklara tanıklık etmiş ve jeopolitik açıdan önemli bir yerdir. Batı dünyası her ne kadar uygarlıkların Yunan kaynaklı olduğunu söylese de, Anadolu toprakları dışarıdan gelen tüm uygarlıkları kendi kültür potasında eriterek, kendine özgü yeni uygarlıklar yaratmaya devam etmiştir.
İlkçağda, kehanette bulunma ve olayları önceden görme yetisinin, kökeni Hititler’e kadar inen bir Anadolu Tanrısı olan Zeus ve Leto’nun oğlu güneş, ışık, müzik ve kehanet tanrısı Apollon tarafından insanlara verildiğine inanılırdı. Anadolu’nun birçok yerinde, bu tanrıya adanmış tapınaklar bulunur ve buralardaki rahiplerle rahibeler, tanrıya aracılık ederek, kendilerine danışmaya gelenlere, gelecekten haber verirlerdi.
Didim Türkiye’nin her tarafından göç alan bir ilçedir. Her gelen kendi kültürü ve bilgi birikimi adı altında bulundukları coğrafyaya isim taşırlar bu insanın fıtratında vardır. Bu durum tarihi değerlerin yanlış yönlenmesine sebebiyet verir. Bunun bir tek çözümü var Didim Belediyesi’nin bu tarihi isimleri levhalaştırarak yerlerine yerleştirmesidir.
Öncelikle koyların isimlerini doğru öğrenelim.
TAŞBURUN : Balıkçı teknelerinin konakladığı yer.
TAVŞAN BURNU: Kıyıya çok yakın küçük adacık var. Yüzme mesafesi uzaklıkta ki bu adada önceleri tavşan beslenirdi. Tavşan Burnu dediğimiz bu mevki”Orman Kampı” olarak anılır. Yaz ayalarında tatilciler çadır kamplarında tatillerini yaparlar.
ROMANYALININ KOYU: Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Vek-tür, Tahran (Majestik) tatil köyleri bulunuyor.
SULUBATAK: Mavişehir yerleşimi
KOVELA: Sedef Sitesi, Denizli Öğretmenleri Sitesi yerleşimi. Kovela Limanı, Didim’li Mübadiler için çok önemlidir. Mübadil Nedir (Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi, 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca Türkiye Cumhuriyeti ve Yunanistan Krallığı'nın kendi ülkelerinin yurttaşlarını din esası üzerine zorunlu göçe tabi tutmasına verilen addır. Göçe tabi tutulan kişilere ise mübadil denir.) 1924 yılında Yunanistan’dan gelen Türk göçmenler burada Didim’e ayak basmışlardır. Aynı zamanda burası ilk çağlarda ki adıyla PANORMOS Limanıdır. Millet şehrinden Apollon Tapınağı’na ziyarete deniz yolu ile gelenler KOVELA’da karaya çıkarlar. “KUTSAL YOLU” yaya olarak geçer ve APOLLON TAPINAĞI’ na giderlerdi.
KOKİNA: Huzur Sitesi, Sağ-Tür Sitesi ve Büyük Anadolu Restorant Otelinin bulunduğu koy. Kokona Boğazı Didim’in en verimli topraklarının bulunduğu yerdir. Kokona Rumca da “Kırmızı” anlamına gelir. Güneş batarken bu yörede gökyüzü kıpkırmızı olur. Tapu işlerinde de “kızılyar” olarak geçer.
DEDEKOYU: Sağ Tur Sitesi’nde (Kıray’ın Boğazından) Fener Koyu’na doğru uzanan koydur.
TAKTAK’IN KOYU: Zırtlan (sırtlan) Deliğinin üst kısmı
ZIRTLAN DELİĞİ: Umut Sites’inden denize girildiği koy.
DANKO’NUN KOYU: 40 Evlerin yakını
ÇAM BOĞAZI: Kırk Evlerden sonra Arıtmaya doğru olan koy.
FENER KOYU: Deniz Feneri’nin olduğu koy.
SAMOBOLLU’NUN BOĞAZI: Mesut Tatil Köyü’nün bulunduğu koy.
MAHMUT’UN (GÖNÜL) BOĞAZI veya KURBAĞA
OSMAN’IN BOĞAZI İmbat Tatil Köyü’nün bulunduğu koy.
MANASTIR KOYU: Tertemiz denizi ve kumuyla çok güzel olan bu koyda henüz bir yapılaşma yok ama yakınında beş yıldızlı otel mevcut.
SARI KUM: Parlementler Sitesi ve D- Marina bulunduğu koydur.
PİYANLI BOĞAZI: 3. Koy, Marina ve Altın Kentin bulunduğu koydur.
BEKİR MÜMİNUN KOYU: 2.köy
GÖÇLERİN KOYU: Oteller Bölgesi, İlksan ‘nın çevresi.
CENNET KOYU: (Tabarın Koyu)
4.5.6.7.KOYLAR: Akvaryum Koyu, Polis Akademisi’nin bulunduğu koylar.
GEVREK KOYLARI: 1.Küçük Gevrek(Pelvanlar Koyu) 2. Koca Gevrek: Gaye-1, Gaye -2, Yeşilkent Sitesi ve Venosa Otel’in çevresi.
YAVAN KOYU: Konya Öğretmenler Sitesi, Şeker Sitesi yerleşimleri bu koydadır.
DALYANAKİ: Eski yıkılan Köy Hizmetleri Sitesi ve Zonguldaklılar Sitesi’nin bulunduğun koylar.
MERCİMEK KOYLARI: Koca Reis Sitesi, Sultan Kent, Uslu Sitesi, Akbük’e kadar uzanır.
AKBÜK KOYU:
Faydalanılan Kaynaklar:
Bir Öyküdür Yoran ( Gülay Zübeyde Yalçın)
Didim Tarihi