Çok partili siyasi hayata merhaba dediğimiz 1950 yılından bu zamana kadar
-Kaç hükümet iktidara geldi,
-Kaç başbakan,
-Kaç cumhurbaşkanı,
-Kaç bakan,
-Kaç milletvekili geldi geçti.?
Sayısını artık bizde hatırlayamaz olduk.
Cumhuriyetin ilan edildiği tarihte nüfus bilindiği gibi 13 milyon civarındaydı, bugün her ne kadar nüfus sayısında belirgin bir azalma ve duraklama olsa da artık 85 milyon nüfuslu kocaman bir ülke durumundayız.
Türkiye demokrasi ile yönetilen bir ülke.
Demokrasinin gereği olarak her beş yılda bir genel seçim, her beş yılda bir yerel seçim yapıyoruz.
2018 yılında hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini de sayarsak seçmen sandık başına geçtiğinde 3 oy kullanıyor.
Tabi Belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri, Muhtar ve ihtiyar heyeti seçimleri içinde oy kullanıyor beş yıllığına en yukarıdan başlayıp mahallemizi, köylerimizi idare edecek yöneticilerimizi seçiyoruz.
Kurulan her siyasi partinin temel isteği bilindiği gibi iktidar olmak, Seçim takviminin başlaması ile birlikte propaganda döneminde meramını vatandaşa iyi anlatmayı beceren her siyasi partiyi seçmenin iktidara taşıdığına hepimiz şahidiz.
Dünyanın pek çok ülkesinde olup bitenleri elimizdeki akıllı telefon cihazları başta olmak üzere var olan tüm iletişim araçları ile anında öğrenme imkanına kavuşuyoruz, dolayısı ile dünyanın herhangi bir ülkesinde insan hayatını kolaylaştıran bir buluşa bizimde sahip olmak isteğimiz anında talep görüyor.
Bundan 15 yıl önce 10 yıl önce hatta 5 yıl önce insanımızın ihtiyaçları ile bugün karşı karşıya kaldığımız ihtiyaçların ne büyük oranda değişim gösterdiğine hepimiz az çok şahitlik edebiliriz.
Teknolojinin bu kadar geliştiği bir süreçte politika yapanların çok kullandıkları “Kasaba siyaseti” artık yok.
Geçen bu zaman dilimi içerisinde
-Yaşadığımız evler değişti
-Kullandığımız araçlar değişti
-Meslekler değişti
-Alışkanlıklarımız değişti
-Hayata bakışımız değişti.
Bundan 10 yıl önce gittiğimiz bir otelde yada ev misafirliğinde odanın genişliğini sorarken bugün ilk sorumuz “İnternet varmı.? Wifi çekiyor mu.?” şeklinde oluyor.
Bir dönem tatil programlarımızı planlayan turizm bürolarının nerede ise tamamı iflas etti, Zira akıllı telefonlarımıza indirdiğimiz uygulamalardan bırakın Türkiye’yi dünyanın en uç noktasındaki bir ülkede kendimiz rezervasyon yapabiliyoruz.
Tabi bu anlattıklarımızın tamamı nerede ise parası olan ekonomik durumu düzgün, iyi kazanan kişi yada kişiler için var.
İşte bizim anlatmaya çalıştığımızda iktidara gelenlerin vatandaşın bu ihtiyaçlarına olabilecek en üst noktada cevap bulup bulamadıkları ile ilgilidir.
Toplumun daha iyi bir yaşam adına var olan araştırmaları dünde vardı bugünde var yarında olacak.
Talep daha insanca bir yaşam.
İyi yaşamı sağlayan ayakta kalacak iktidarı muhafaza edecek.
Yapamayan bundan öncekiler gibi tarihin tozlu raflarındaki yerini alacak.