Meşruiyet, kendilerinin seçilmiş olması ile başlıyor ve onunla da bitiyor. Öteki seçilmişlere, kendilerine tanınan hakları vermek ve kullandırmak istemiyorlar.
Katılım, demokrasi, laiklik ve temel haklar görmezden geliniyor. Sonuç olarak milli irade sakatlanıyor. Bu koşullarda yapılacak bir seçimin adil olma olasılığı yok gibi. Kulvar farkı ile yarışmaya önde başlayacak olanların yakalayacağı avantajları yok etmek hiç kolay gözükmüyor.
AKP veya öteki otoriterlik yanlısı partiler karşılarındaki parçalı muhalefetten korkmaz. Onların en büyük korkusu, muhalefetin birleşerek ve birlikte hareket etmesidir. Yerel seçimlerde büyük şehirlerin kaybedilmesi bu savı kanıtlamaktadır. Buradan çıkan tek ve en önemli sonuç, muhalefetin birlikte hareket etme zorunluluğudur. Bunun için, tek tek değil, muhalefetin birleşerek ve tek adayla seçime girmelerinin gerekliliğidir.
Alışmak değişime uyum sağlayabilme esnekliğidir. Planlanmış ve akılcı değişimlerle, zorunlu ve akıldışı değişimlerin bıraktığı izler farklı olur. Bu, istenenle istenmeyenin olabilirliğidir. Mutluluk kendini aşma yönünde üretme ve yaratma potansiyeli taşırken; mutsuzluk, zorunlu bir yaşama sürüklenmektir. Yani istenmeyen şeylere alışmak bir zorunluluğu işaret eder. Yığınlar alışma akarında sürüklenirken, akara karşı durmak kolay olmaz. Bu nedenle yaşamını feda eden önderler sadece insanlığın değil tüm varlıklarında kaybıdır. En kolay gibi gözüken şey, alışılmışı tekrar etmek iken; en zor olan ise, alışmışlıkları yaşam lehine değiştirmektir. Alışmak, göre göre ve ağır ağır yok olmak anlamına gelebilir.
İktidar kontrol ettiği güçlerle, muhalefet; halkı arkasına alarak mücadele edecek. Her iki kesim açısından da kazanılması güç bir seçim süreci yaşanacak. Bu süreçte hiç akla ve hayale gelmedik şeylerde olabilir. Bunun için her iki taraf da bazı riskler göze alacaktır. Biz pozitif risklerden yana katkı sunmalıyız. Yasal, anayasal ve uluslararası sözleşmelerle kazanılmış hakları korumak için; silahsız ve şiddet içermeyen hak taleplerinde bulunmalıyız.
İstenmeyen yaşantı, yaşamı törpüler. Lütfen, haksızlıklara, hukuksuzluklara kayırmalara ve yolsuzluklara alışmayın. Yalanlara, yanlışlara ve hurafelere inanarak varlığınızı tehlikeye atmayın.
Planlı olarak uygulanan yoksullaştırma sürecinde, orta sınıf ortadan kalkarken; demokrasi ile yatırımı da beraberinde götürür! Yaşanarak tanık olunan ve devam ettirilmek istenen süreçte akla hayale gelmedik şeylerin olabileceği her koşulda dikkate alınmalıdır. Bunların en önde geleni, birleşerek birlikte hareket edebilmektir.