Didim Derneği,  Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Manastır koyunda gerçekleşecek olan planlarla ilgili açıklama yaptı. 
Açıklama yapan Dernek Başkanı Filiz Hekimoğlu, Manastır koyunda yapılan imar çalışmasını birkaç noktadan eleştirerek, itiraz ettiklerini ancak itirazlarının kabul görmediğini belirtti. Yargı sürecine giden Didim Derneği,  Manastır koyunun bilirkişi incelemesi yapıldığını ifade ederek, “Ankara'dan Danıştay hakim heyeti geldi. Özelleştirme idaresinin avukatları vardı. Teknik personelleri vardı. Eski 1280 parselin de keşfi vardı ve ilk oranın keşfi vardı. Ardından 1100 parselin keşfi yapıldı. Son olarak da Manastır koyu bölgesinde keşif yapıldı.” dedi.
Dernek Başkanı Hekimoğlu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Keşif sonucunda incelemeleri tamamlayan bilirkişi heyeti mahkemeye raporu sundu. Manastır koyu, Didim için özel ve halkın çok sevdiği bir bölge… Hedefimiz halkın kullanım alanlarının yine halka kalmasıydı.  Elbette ki Turizm Merkezi ilan edilen o bölgenin bir şeklinde Turizm yatırımlarına açılması gerekliydi.  Yapılacak da imar planlarıyla.. Ancak mevcuttaki plan kararlarıyla uyumlu olması bizim hedefimizdi. Neydi mevcuttaki İmar planı kararı; bölge bütününde oraya emsal 0,10 verilmişti. Ancak  Özelleştirme İdaresi kıyı bölgesinin 5 katlı İnşaat hakkında arttırarak, 0,50 yapmıştı. 
Bu kamuoyunun Ankara'dan tanıdığı bir uygulama aslında..  Parsel parsel kenti pazarlama, satma.. Dolayısıyla yatırımcıya daha cazip gelecek bölge ve hızlıca gelecek bir yaptıracak. 
Parsel bazlı bu plan kararına biz karşı çıktık. Kararlarını aykırı olduğunu söyledik. Çevre Şehircilik Bakanlığının onayladığı 2017 yılındaki bütünleşik kıyı planı vardı.  Pardon onlar aykırı olduğunu söyledi 100 binlik planlarımızda artık bunu hepimiz biliyoruz ki 100 binlik plan kentin anayasasıdır.  Anayasasına göre yasalarla yönetmelikler hazırlanması gerekir. İşte bu anayasanın o hükmünü beğenmediler, değiştirdiler. Yüz binlik planda da değişiklik yaptılar. Çünkü 100 bin'lik planımıza göre burada o işlemi yapamıyorlardı. 5 bin ve binlik planları incelediğimizde emsal değerlerimiz çok yüksekti. Sosyal donatı alanları çok azdı. Oyun alanları ve parklar yeterli değildi. 


Çevre Şehircilik Bakanlığının bütünleştiği planına aykırıydı. Yapılar arasında kanunlar da belirtilen mesafeleri çok dikkat edilmemişti. Plan değişikliği ile kamu yararı ilkesinden son derece uzak ucube bir plan çıkmıştı. Kamuoyu zaten haklı olarak büyük bir tepki gösterdi. Vekillerimiz buna tepki gösterdi. Mevzuatlar dahilinde itirazlarımız yaptığımızda bilirkişiler dava konusuyla ilgili gerçekten güzel ana başlıklar altında planlama dersi diyebileceğimiz kararlar vermiş. 


Raporlarda hangi kurum nasıl bir talepte bulunduğuna dair ayrıntılı bir inceleme yapmış. Ulaşım bağlantılarını incelemiş. Ulaşım bağlantılarını sürekliliğini, kesilip kesilmediğini, mevcuttaki planlarla uyumlu olup olmadığına bakmış. Taşıt yolunun koruma alanına nasıl zarar verdiğini tespit etmiş. 
Kurum görüşlerine göre planı onaylayan taraf kendine birtakım yorumlar yapıyor. Aslında fiziki olarak planların çok çok ince detayda incelenmesi gerekiyor. Askı denilen süre plan denilen süre bunun için var kurumlara gönderirken kurum görüşleri sorulur. Kurum görüşleri plan sürecini olumlu ya da olumsuz etkiler. Dolayısıyla kurum görüşleri istendiğinde idarelerin çok daha hassas incelemeleri gerektiğini bilirkişi raporuyla da gördük. Üstünkörü cevapların Didim’e çokta faydası olmadığını gördük. 
Bilirkişi raporuna göre planların kademeli birlikteliği açısından uygun olmadığını söylemiş. Yapılan değişikliklerin yeterli teknik ve bilimsel analizlere dayandırılamamakta. Keyfi, parsel bazlı ve bilimsel gerekçe olmadan ben yaptım oldu şeklinde onaylandı. 


Umut ediyorum ki Manastır koyunu ilgilendiren bu planlar iptal olacak. Kararın çıkmasını umutla bekliyoruz. Bilirkişi raporu gerçekten önemli ben çok üst başlıklarla geçtim.  Kenti ilgilendiren merkezi idarenin onayladığı planlar ya da farklı bakanlar tarafından onaylanan planlar, yatırımlar, elbette ki gelecek kente.. Ama asla ve asla bir bölgenin bir zümrenin ya da farklı bir şeyin çıkarı için kentimizin bu değerli alanlarının pazarlanmasına izin vermemek gerekiyor. Bunu derneğimizle birlikte yani bütün kurumların, STK'ların, bütün ilgili bakanların çok dikkatlice incelemesi gerekiyor. “ifadelerini kullandı
HABER: ELİF DİKBAŞ

Didim Bafa Gölü'nde Biyokaçakçılıkla Mücadele Didim Bafa Gölü'nde Biyokaçakçılıkla Mücadele