Hemen hemen bütün dünya edebiyatlarında gül mefhumu vardır. Gül şiirlerin konusu, aşıkların sembolüdür. Gül ve Bülbül çağlar boyu nesilden nesile tüm şairler tarafından işlenerek nice aşık ve maşuka konu olmuştur.
Kimi dikeninden söz etmiş, kimi renginden, kimi de kokusundan. “ Gülü seven dikenini katlanır.” demişler. Elbette gül dikensiz olmaz. Güle sahip olabilmek için o dikenli engelleri mutlaka aşacaksın. Kızlarımıza isim olmuş; suyundan, yağından faydalanmışız. Yakamıza takmışız. Gül, Güllü, Gülten, Gülcan, Gülnur, Gülşen, Gülay, Gülbin, Nurgül, Songül, Birgül, Aygül gibi nice isimler vermişiz kızlarımıza gül üstüne. Adı ne olursa olsun “Gülüm” demiştir kişi sevgilisine. Sarısı vardır, beyazı vardır, pembesi vardır, goncası vardır, daha nicesi vardır güllerin.
Şirindir, sevimlidir, kokuludur, naziktir, narindir, incedir, zariftir. Susuzluğa dayanamaz. Bu nedenle çabuk solar. Şiirdedir gül, şarkıdadır gül, manidedir gül, kalplerdedir gül, horyattadır gül. Şair bir horyatında :
“Gül
İlkbaharda açılır
Çeşit çeşit gonca gül
Türk’ün kara kaderi
Yeter artık Türk’e gül.” demiştir.
Nice şarkılarda, gün boyu dilimizdedir gül. Evimizdedir gül, bahçemizdedir gül, saksımızdadır gül, vazomuzdadır gül, yakamızdadır gül. Herkesin bir bülbülü yoktur ama, mutlaka bir gülü vardır. Kiminin gonca gülü, kiminin sarı gülü, kiminin de yaban gülü vardır. Refahtır gül, mutluluktur gül, kültürdür gül.
Sahip çıkalım güllerimize. Onlara iyi bakalım. Daha nicelerini yetiştirelim en iyisinden. Onlar gözbebeğimiz olsun. Vakitsiz solmasın hiçbir zaman. Vaktinde solsunlar.
Satırlarımızı Andre Maurois’un şu güzel sözüyle bitirelim.
“ En güzel güller en çabuk solarlar.”
--------------------------
AŞIK OLMAM SANA
Gün olur girersen bir gün kanıma
Vururum hançeri o sol yanıma
Ağlayıp sızlamak uymaz şanıma
Aşık olmam sana söz veriyorum.
Volkana dönsen de içimi yaksan
Dizine yatırsan yüzüme baksan
Şimşekler misali ufkumda çaksan
Aşık olmam sana söz veriyorum.
Baharım olsan da yaşarken kışı
Sarsan gözlerime en tatlı düşü
Konsan pencereme ey anka kuşu
Aşık olmam sana söz veriyorum.
Sahrada kalınca yağsan üstüme
Diz çöküp otursan gönül postuma
Damla damla dolsan vuslat testime
Aşık olmam sana söz veriyorum.
Hiç haber vermeden çeker giderim
Tenime kurşunu dizer giderim
Bedenim toprağa eker giderim
Aşık olmam sana söz veriyorum.
Bolat ÜNSAL – Kemer/ANTALYA
---------------------------------------------
AĞLAMA ANNECİĞİM
Uçtum bu dünyadan, bir melek gibi
Göçtüm bu dünyadan, kelebek gibi
El bebek, gül bebek, el üstündeyim
Ne olursun ağlama anneciğim…
Güllerle çevrili, sur içindeyim
Cennetten süzülen, nur içindeyim
Kederden uzak, sürur içindeyim
Ne olursun ağlama anneciğim…
Sakın merak etmeyin ! Ben nerdeyim ?
Çok rahattır yerim, ben çok iyiyim
Sonsuzluk varken, dünyayı neyleyim
Ne olursun ağlama anneciğim…
Kuş olup, cennete uçmaya gittim
Şefkat kanadımı, açmaya gittim
Kevser şarabını, içmeye gittim
Ne olursun ağlama anneciğim…
Kudretten tütüyor; evim, ocağım
Tastamam her şeyim, yoktur açığım
Buradan sizlere, hep duacıyım
Ne olursun ağlama babacığım…
Ne olursun ağlama anneciğim…
Mehmet IŞILAK – AYDIN
-------------------------------------
VUSLATA ERDİĞİN ZAMAN
Çekilen acılar bitecek bir gün
Ruhların vuslata erdiği zaman
Aşk ateşin söner günün birinde
Gönüller vuslata erdiği zaman.
Ne hüzün ne keder sende kalacak
Uzaktan sevgilin haber salacak
Gönüller bağında güller solacak
Bedenler vuslata erdiği zaman.
Dostlara kem haber çabuk ulaşır
Çekilen acılar bir ömrü taşır
Yarenin gönlüne elem bulaşır
Dostluklar vuslata erdiği zaman.
Burada kalacak hanın hamamın
Yaptığından hesap sorulur yarın
Pişmanlığa olmaz gayri zamanın
Musalla taşına konduğun zaman.
Kılınır namazın senin ayakta
Varsa gücün şöyle etrafa bak da
Helallik dile sen affetsin Hak da
Divanına hakkın çıktığın zaman.
Ömer ERHALİM- İZMİR
MELTEM GİBİ ES
Hani ben olmayınca alamazdın tek nefes?
Yalan mıydı aşkımız yahut geçici heves?
Bırak haftayı, ayı, yapamam sensiz bir an,
Zaman zaman ruhuma ılık meltem gibi es…
Hiç mi aklına gelmez, hiç mi merak etmezsin?
Ben olmadan bilirim, sen kendine yetmezsin
Sevdiğini kolayca bırakıp da gitmezsin
Bir alo deyiversen, uzaktan da olsa ses.
Koyma gözümü yolda ansızın çal kapımı,
İste hemen vereyim sana gönül tapumu,
Sensiz yutamaz oldum, ne suyu ne hapımı,
Yolculuk biletini gönül sokağıma kes…
Soruyorum herkese, belki görürüm diye
Kabul et seni bana Tanrım vermiş hediye
Bitsin artık kırgınlık, bu küslük hala niye?
Sen olmazsan her günüm, bayramda da olur yas…
Git diyorsan giderim, üzülme benim için,
Anladım tek benmişim, yokmuş senin hiç suçun
Bulamam cevabını, neden ayrıldık, niçin?
İdam hükmüm verilmiş, yaftayı elinle as…
Fatma UÇARLAR – ISPARTA