Gökdemir, tarafından yapılan açıklama ise şu şekilde;
Zeytin Üreticilerine Duyuru
Basında son zamanda çıkan haberlere göre Didim ve Söke bölgelerinde yer alan zeytinyağı işletmelerinde uygulanacak olan zeytin sıkım hak bedeli bir protokole bağlanmış ve protokolü onaylayan bölgedeki zeytin işletmelerinin isimleri ve imzaları yayınlanmıştır. Bahsi geçen protokolde Bahattin Gökdemir olarak benim de ismim bulunmaktadır. Öncelikle belirtmek isterim ki yapılan toplantılar ve sonucunda alınan bu kararda benim hiçbir ilgim yoktur. Toplantıya ben katılmadım. Ben şahsen bu protokolde yer almadığım gibi bahsi geçen protokolü Didim zeytin üreticisine yapılmış bir haksızlık olarak görüyorum.


Didim Ziraat Odası başkanı Hilmi Yıldırım’ın toplantıya katılıp, protokole imza atmış olası zeytin üreticileri tarafından üzüntüyle karşılanmıştır. Zeytin üreticisi için çok büyük bir talihsizlik olmuştur. Ziraat Odalarının kuruluş ve varoluş amacı çiftçinin meslek hizmetlerini görmek, çiftçinin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, çiftçilik mesleğinin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamaktır. Bu kapsamda zeytin üreticisi çiftçinin yanında yer alması gereken Didim Ziraat Odası Başkanı, çiftçilerin menfaatlerini düşünmeyerek fabrika sahiplerinin yanında yer almıştır. Ziraat Odasına başkan olmak çiftçinin hak ve menfaatlerini korumayı gerektirir. Kendi işlerinin kazancını oda başkanlığını kullanarak arttırmak değildir. Fabrika sahiplerinin %12 hatta ve hatta nakliyeli  %15 gibi oranları istemeleri üreticilerce fazla bulunmuştur. Yılın 12 ayı zeytine emek veren ve ürerim maliyetlerinin yüksek olduğu bir dönemde tüm bu zorluklara rağmen zeytin ile geçimini sağlayan Didim çiftçisi ile beraber bu haberi üzüntü ve şaşkınlıkla okudum.
Bahattin Gökdemir olarak Didim Ziraat Odasının kurulduğu 2001 yılından itibaren Didim’de zeytinciliğin gelişmesi için özveri ile çok çalışmalar yaptım. Didim Ziraat Odası Başkanlığı yaptığım dönemde Didim zeytinciliğinin gelişmesi, ulusal ve uluslararası pazarda yer alabilmesi için çok çalışmalar yaptım. Uluslararası boyutlarda Zeytin festivalleri düzenledim. Didim’de Avrupa Standartlarında zeytin üretimi yapılabilmesi için Zeytincilikte ileri ülkelerle işbirlikleri ve çalışmalar düzenledim. Çalışmalarımızın sonunda Didim’de zeytincilik bugünkü konumuna geldi ve birçok ailenin geçim kaynağı oldu. 20 yılı aşan süredir zeytin üreticisine sahip çıkmak ve onu geliştirmeyi temel görev ve sorumluluk olarak görüyorum. Herkesin bilmesi gerekir ki Didim’in zeytinciliği öyle kendiliğinden oluşmuş değil. Bugünlerin arkasında çok büyük emek var, alın teri var, çiftçilerimizin gayreti var, çoluğunun çocuğunun rızkından kesip yıllardır zeytinliklere ettiği masrafları var. Çiftçinin sırtındaki mali yüke bir de bu tarz protokolleri yüklemek son derece düşüncesizce alınmış bir karardır. Protokolü imzalayanlar bilmelidir ki Didim Zeytin üreticisi yalnız değildir. 
Zeytin hasadının başladığı bu günlerde üreticilerimize kolaylıklar diler, ürünlerinin bereketli olmasını, sağlık ve esenlik içinde bir sezon dilerim.

DİYED’e anlamlı bağış… DİYED’e anlamlı bağış…