Sadece 60 yaş üzeri bireylerin kabul edildiği 3. Yaş Üniversitesi (3YÜ), Karabağlar Fevzi Özakat Anadolu Lisesi bünyesinde eğitim hayatına başladı. Öğrenciler arasında 60 yıl bir yastığı paylaşıp şimdi aynı sırada eğitim gören çiftler, eski öğrencilerini karşılarında öğretmenleri olarak gören emekli öğretmenler, "Yaş 70, iş bitmiş" eleştirilerine kulak asmayıp okula kaydolan eğitim sevdalıları bulunuyor. Liseli öğrencilerle birlikte işlenen derslere de katılan çiçeği burnunda öğrenciler, merak ettikleri teknoloji konularını gençlere soruyor, "Öğrenmenin yaşı yok" diyor.
Karabağlar Fevzi Özakat Anadolu Lisesinde eğitim hayatına başlayan Karabağlar 3. Yaş Üniversitesi, Karabağlar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ege Geriatri Derneği iş birliği ile yürütülen bir sosyal sorumluluk projesi sonucu ortaya çıktı. Proje, 60 yaş üstü bireylerin aktif ve sağlıklı yaşlanma perspektifiyle hayat boyu devam eden öğrenme ihtiyaçlarının karşılanması ve kuşaklar arası etkileşim, iletişim ve dayanışmayı güçlendirmeyi hedefliyor. Üniversitedeki eğitimler ise gönüllü akademisyen, öğretmen ve eğitmenler tarafından veriliyor. 60 yaş üstü öğrenciler bazı derslere liseli öğrencilerle birlikte giriyor, onlara özelikle cep telefonu konusunda merak ettikleri soruları da soruyor. 3YÜ’nün öğrenci yelpazesi de dikkat çekiyor. Pek çok farklı meslek grubundan emekli bireylerin yanı sıra hayatında hiç çalışmamış kişilerin de bulunduğu üniversitede, ilginç karşılaşmalar da yaşanıyor. Karabağlar Fevzi Özakat Anadolu Lisesi Müdürü Gülşen Salgar’ın lise öğretmeni, 3. Yaş Üniversitesinde öğrenci oldu. Aynı lisede uzun yıllar eğitim veren bir öğretmen de yine 3. Yaş Üniversitesinin çiçeği burnunda öğrencileri arasında yer aldı. Öğrenmek için yaşın önemli olmadığını belirten eğitim sevdalıları; ilk dönem sonunda karne almayı, ardından da okuldan mezun olarak kep atmayı hayal ediyor.
“Kep atacağız, şahane olacak”
71 yaşındaki öğrenci Ayhan Altunkaynak, “Evde oturup kendimizi televizyona bağlanmaktansa burada bir şeyler öğrenmek çok güzel. Çevrem, ‘Yaş 70, iş bitmiş. Senin ne işin var orada?’ diyor ama ben de ‘Ben daha 18 yaşındayım’ diyorum. Bana bir tek torunum destek oluyor. Üniversiteler bitince kep atmak çok zevkli oluyor. Biz de kep atacağız, şahane olacak” diyerek duygularını dile getirdi.
Öğrencisi, öğretmeni oldu
3. Yaş Üniversitesinin en dikkat çeken öğrencilerinden biri ise 65 yaşındaki Şükran Deniz Küney. Küney, okulun müdürü Gülşen Salgar’ın lise öğretmenliğini yapmış emekli bir öğretmen. Öğrencisinin artık öğretmeni olduğunu belirten Küney, “Gülşen benim sağlık meslek lisesinden öğrencimdi. Bir gün karşıma öğretmen olarak çıktı. Kendisi şu anda da benim öğretmenim. Bu yüzden kızımın da diline düştüm. Dün kendimi iyi hissetmediğim için okula gelemedim. Kızım, ‘Ben seni öğretmenine şikayet etmez miyim? Sen yaramaz bir öğrencisin’ diye bana velilik yaptı” derken, Salgar ise “Dünya tersine döndü. Kızı velisi oldu, ben öğretmeni oldum. Zaten hayat boyu öğrenme dediğimiz şey; öğrenenin öğrettiği, öğretenin öğrendiği bir döngü” ifadelerini kullandı.
Üniversitenin 87’lik öğrencisi
Üniversitenin en yaşlı öğrencisi 87 yaşındaki emekli öğretmen Ergin Cengiz, “Bu okulun en büyük öğrencisi benim. 3. Yaş Üniversitesinde pek çok şey öğreniyoruz. Ben ayrıca öğretmen ve öğrencilere teknoloji konusunda da sorular soruyorum. Bilhassa cep telefonlarını en iyi şekilde kullanmak istiyorum” dedi. 3. Yaş Üniversitesinin açılmasında emekleri olan 70 yaşındaki öğrenci Selami Ercan da “3. Yaş Üniversitesi öğrencisi olarak eski günlerimizi hatırlamak, kaynaşmak, yeni şeyler öğrenmek, genç kuşaklarla bir arada olmak niyetiyle bu okula kaydolduk” diye belirtti.
60 yıl bir yastıkta, şimdi aynı sırada
3. Yaş Üniversitesinde beş ayrı çift de bulunuyor. Bu beş çiftten biri olan Mehmet-Hüdaverdi Kiraz çifti de “60 yıldır aynı evdeyiz, şimdi de aynı okuldayız. Çok mutluyuz. Burada gördüğümüz derslerin yanı sıra teknolojiyi de öğrenmek istiyoruz. Şu anda Google’a bakabiliyoruz, gelen mesajları okuyabiliyoruz. Merak ettikçe soruyoruz. Derslerde ne kadar başarılı olduğumuzu öğretmenler karar verecek ama biz de gayret edeceğiz. Bakalım diploma alabilecek miyiz?” diye konuştu.
“Yaşlılıktan sakın korkmayın”
67 yaşındaki Nermin Batik "Oturup televizyon seyretmektense bilgilerimizi geliştiriyoruz. Biraz zorlanıyoruz ama gittikçe açılacağız” derken, 74 yaşındaki Kıymet Özçakar ise “3. Yaş Üniversitesi çok güzel. Yaşlılık da çok güzel. Yaşlılıktan sakın korkmayın. Yeter ki bulunduğunuz anı güzel değerlendirin” dedi. Bazı derslere katılım sağlayan öğrencilerden 16 yaşındaki Aleyna Özsoy da “Dersimiz çok güzel geçti. Biz aynı zaman Sözlü Tarih Projesi ekibindeyiz. Büyüklerimizle söyleşiler gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda onlarla birlikte derslere giriyoruz. Büyüklerimizle vakit geçirmek bize çok iyi geldi” sözlerine yer verdi.
“Hem torunlarıma örnek olmak hem de kendim için okuyorum”
Aynı zamanda açık öğretim üzerinden üniversitede okuyan 72 Müjgan Akyazgan, “Yaşlarımız belli. Yapar mıyız, yapamaz mıyız korkusu var fakat azim de var. Neden yapamayalım? Karar verdik ve başaracağız. Ben açık öğretimden liseyi bitirdim. Şimdi yine açık öğretimden üniversiteye kaydoldum. Onun imtihanlarına gireceğim. Bunlar hep torunlarıma örnek olmak için ama kaliteli yaşamayı da seviyorum. Bunları kendim için de yapıyorum. Niye bir ihtiyar olarak elime örgü alıp pencere köşesinde oturayım? Hayır, ben bunu yapamam” dedi.
Karne verilecek, kepler atılacak
Karabağlar Fevzi Özakat Anadolu Lisesi Müdürü Gülşen Salgar, okul hakkında şu bilgileri verdi: “Lise öğrencilerini kucaklayan bir 3. Yaş Üniversitesi olmak istedik. Karabağlar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ege Gediatri Derneği işbirliği ile Türkiye’de bir ilke imza atarak lisemizde 3. Yaş Üniversitesini açtık. ‘Sağlıklı Yaşlanma’, ‘Yaşlılarda Sportif Aktivite’ ve Egzersiz’, ‘Bilgelik Çağı için Tarih’ ve ‘Yaşlılık Psikolojisi’ bizim zorunlu derslerimiz. Ayrıca ‘Bendir’, ‘Psiko Drama’ ile ‘Akıl ve Zeka Oyunları’ da seçmeli derslerimiz. Bizim mart ayında ilk dönemimiz başladı. Dönem sonucunda birinci dönem karnesi vereceğiz. İkinci dönemimiz eylül-ocak arası olacak. Üçüncü dönemde sosyal sorumluluk projesi geliştirilecek. Bunu bitirme tezi gibi düşünebiliriz. Ardından mezuniyet belgeleri verilerek kepler atılacak. Şu anda 50 kişilik kontenjanımız doldu. İkinci dönemin sonunda, yani mart ayında yeni kayıtları alacağız.”
Eski meslektaşı, şimdi öğrencisi
Okul öğrencilerinin pek çok meslek grubundan olduğunu, aralarında ev hanımlığı yapan öğrencilerin de bulunduğunu dile getiren Salgar, “Bu okulda ilköğretim mezunu da var, ev hanımı da var, yüksek lisans mezunu da var. Emekli öğretmenler, mühendisler, sağlıkçılar var. Benim lise öğretmenim şu anda öğrencim. İki yıl önce aynı okulda görev yaptığımız Nemire Uygun öğretmenimiz şu anda bizim öğrencimiz. Buradaki öğrenciler, ‘Emekli oldum, oturayım’ demiyor. Öğrenmeye devam etmek istiyorlar. Çünkü 3. Yaş Üniversitesinin çıkış noktası, pasif bir şekilde dinlemeden oluşmuyor. Biz öğrencilerimizin kendi mesleki deneyimlerini paylaşmalarına da ortam oluşturacağız. Ayrıca Sözlü Tarih Projesi ekibi öğrencilerimiz, 3. Yaş Üniversitesi öğrencileri ile görüşmeler yaparak hem bir sözlü tarih arşivi oluşturuyor hem de bilge çınarların deneyimlerinden yararlanıyor” sözlerine yer verdi.
Salgar; Karabağlar Kaymakamı Cemil Özgür Öneği, Karabağlar İlçe Milli Eğitim Müdürü Metin Ender Karabulut, Ege Geriatri Derneği Fahri Başkanı Prof. Dr. S. Fehmi Akçiçek ve Dernek Başkanı Doç. Dr. Sevnaz Şahin, gönüllü eğitmen kadrosu ve okul aile birliği üyelerine desteklerinden ötürü teşekkür etti.
