Emek Partisi (EMEP) Didim İlçe Örgütü tarafından yapılan basın açıklamasında, 2025 Merkezi Yönetim Bütçesi’nin halkın ihtiyaçlarını karşılamak yerine sermaye çevrelerinin taleplerine göre şekillendiği vurgulandı. Açıklamada, bütçenin hedefleri, gelir ve harcama kalemleri ile halkın sırtına yüklenen ekonomik yük ayrıntılı bir şekilde ele alındı.

BÜTÇENİN GELİR VE HARCAMA KALEMLERİ

Merkezi yönetim bütçelerinin, gelirlerin kimlerden toplanacağı ve bu gelirlerin nerelere aktarılacağını belirlediği ifade edilen açıklamada, 2025 bütçesinin, halkın sorunlarını çözmekten uzak olduğu belirtildi. Gelir Vergisi, KDV ve ÖTV oranlarındaki artışların emekçileri daha da yoksullaştıracağına dikkat çekildi.

Özellikle gelir vergisinde %79, KDV’de %81 ve ÖTV’de %51 oranında artış öngörülürken, Kurumlar Vergisi artış oranının yalnızca %28’de kalması, sermaye kesimlerine yönelik vergi muafiyetleriyle birlikte değerlendirildi. Sermayeden alınması gereken 2 trilyon liralık vergiden muafiyet ve istisnalarla vazgeçilmesi eleştirildi.

BÜTÇENİN YÜKÜ YİNE EMEKÇİNİN OMUZLARINDA

2025’te toplanacak vergi gelirlerinin yaklaşık %52’sinin dolaylı vergilerden (KDV ve ÖTV) sağlanacağı belirtilerek, bir ailenin aylık vergi yükünün ortalama 43 bin lira olacağına işaret edildi. Patronlara ayrılan mali desteklerin artarak 561 milyar liraya çıkarılması ise halkın sırtına yüklenen bu ekonomik tablonun bir göstergesi olarak değerlendirildi.

TALEPLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Emek Partisi Didim İlçe Örgütü, 2025 bütçesinin, halkın yaşadığı ekonomik zorluklar ve yoksulluk dikkate alınarak düzenlenmesi gerektiğini vurguladı. Talepler şu şekilde sıralandı:

İşçi ve emekçilere gerçek enflasyon rakamları ve satın alma güçleri dikkate alınarak zam yapılmalı.

Temel tüketim ürünlerine zam yapılmamalı, bu ürünlerden vergi alınmamalı, dolaylı vergiler azaltılmalı.

Kamu hizmetlerine ayrılan bütçe artırılmalı; özellikle eğitim, sağlık ve sosyal hizmetler alanında ciddi iyileştirmeler sağlanmalı.

Didim Eğitim Sen'den Şiddete Karşı Basın Açıklaması Didim Eğitim Sen'den Şiddete Karşı Basın Açıklaması

Asgari ücret, yoksulluk sınırına göre belirlenmeli.

Ücretli emekçilerin borç faizleri silinmeli ve kalan borçlar yeniden yapılandırılmalı.

Kamu ve özel sektörde güvenceli istihdam politikaları benimsenmeli.

Son olarak, açıklamada ekonomide yaşanan krizin bedelinin, hiçbir sorumluluğu olmayan emekçilere ödetilmesinden vazgeçilmesi gerektiği ifade edildi. Açıklama, "Sermaye yanlısı politikalar terk edilmezse, halkın daha fazla yoksullaşması kaçınılmaz olacaktır" ifadeleriyle son buldu.