DİDİM

"10. Yılında 10 Ekim: Didim’de Emek ve Demokrasi Platformu’ndan Anma Yürüyüşü”

IŞİD’in iki canlı bom­bay­la dü­zen­le­di­ği ve hiç­bir gü­ven­lik ön­le­mi alın­ma­dı­ğı için 103 ki­şi­nin ha­ya­tı­nı kay­bet­ti­ği kat­li­am­da yüz­ler­ce kişi ya­ra­lan­dı. Sal­dı­rı­ya yol veren kamu gö­rev­li­le­ri­nin yıl­lar­dır yar­gı­lan­ma­dı­ğı kat­li­amın 10. Yıl dö­nü­mün­de Didim Emek ve De­mok­ra­si Plat­for­mu anma dü­zen­le­di.

Didim Emek ve De­mok­ra­si Plat­for­mu, Didim Kent Mey­da­nın­da top­la­na­rak, 10 Ekim’de ha­ya­tı­nı kay­be­den Didim’de ya­şa­yan Elif Kan­lı­oğ­lu adına ya­pı­lan parka yü­rü­dü.
Yü­rü­yüş es­na­sın­da “10 Ekim’i unut­ma, unut­tur­ma”, “ Ya­şa­sın halk­la­rın kar­deş­li­ği”, “Fa­şiz­me karşı omuz omuza”, “Gün ge­lecek, dev­ran dö­necek, ka­til­ler halka hesap ve­recek”, slo­gan­la­rı­nı attı.


Kat­le­di­len 104 yurt­ta­şın fo­toğ­ra­fı­nı ta­şı­yan kitle bir kez daha ba­rı­şın öne­mi­ni dile ge­tir­di.
Didim Emek ve De­mok­ra­si Plat­for­mu adına basın açık­la­ma­sı­nı Gül­za­de Boz­kır okudu. Ya­pı­lan basın açık­la­ma­sın­da şu ifa­de­ler kul­la­nıl­dı:
Bun­dan tam 10 yıl önce, 10 Ekim 2015 saat 10.04’te, An­ka­ra Gar Mey­da­nı’nda emek, barış ve de­mok­ra­si ta­le­bi­mi­zi, umudu ve inan­cı hedef alan o men­fur sal­dı­rı ger­çek­leş­ti­ril­di. 1 Mayıs 1977, Maraş, Çorum, Sivas, Be­ya­zıt, Bah­çe­li­ev­ler kat­li­am­la­rı gibi kimi si­ya­si amaç­lar için tez­gah­la­nan kirli plan­la­rın son hal­ka­sı olan sal­dı­rı 103 ar­ka­da­şı­mı­zı fi­zi­ken ara­mız­dan ko­par­dı. Sa­yı­sız ar­ka­da­şı­mız ya­ra­lan­dı, ha­yat­lar par­ça­lan­dı. Ona­rıl­ma­sı müm­kün ol­ma­yan derin acı­lar bı­rak­tı. Bu yüz­den yü­rek­ler hala acı­yor, hala ka­nı­yor.
10 Ekim gü­nü­ne gel­me­den hemen ön­ce­si­ni bir kez daha ha­tır­la­ya­lım: Eko­no­mik ve si­ya­si kri­zin de­rin­leş­ti­ği, emek­çi­le­rin mev­cut po­li­ti­ka­la­ra karşı ey­lem­le­ri­nin gi­de­rek art­tı­ğı, tüm bun­la­rın so­nu­cu ola­rak ik­ti­da­rın top­lum­sal des­te­ği­ni her gün biraz daha yi­tir­di­ği bir or­tam­da ger­çek­le­şen 7 Ha­zi­ran 2015 se­çim­le­rin­de AKP tek ba­şı­na hü­kü­met kurma vas­fı­nı yi­tir­di. Ko­alis­yon gö­rüş­me­le­ri bek­len­ti­si ar­tar­ken bir­den­bi­re erken seçim ka­ra­rı alın­dı. Ka­rar­la bir­lik­te ku­tup­laş­tır­ma ve baskı po­li­ti­ka­sı daha sis­te­ma­tik hal aldı. Ül­ke­miz ça­tış­ma alanı ha­li­ne geldi, or­ta­lık kan gö­lü­ne çev­ril­di. 7 Ha­zi­ran – 1 Kasım ta­rih­le­ri ara­sın­da ço­ğun­lu­ğu Doğu/Gü­ney­do­ğu il/ilçe/belde be­le­di­ye eş baş­kan­la­rı, be­le­di­ye mec­lis üye­le­ri olmak üzere bin­ler­ce insan gö­zal­tı­na alın­dı, yüz­ler­ce­si tu­tuk­lan­dı. Ba­sı­na yö­ne­lik bas­kı­lar darbe dö­nem­le­ri­ni ara­tır cins­ten zirve yaptı.
Ça­tış­ma­lar ve pat­la­yan bom­ba­lar ne hik­met­se bi­ri­le­ri­nin oyunu ar­tır­dı ve ye­ni­den tek ba­şı­na ik­ti­da­ra gel­me­le­ri­nin önünü açtı. Ça­tış­ma­sız­lık or­ta­mı­nın oy­la­rı­nı dü­şür­dü­ğü so­nu­cu­na varan AKP, bir­den “çözüm sü­re­ci­ni buz­do­la­bı­na kal­dır­dık” de­miş­ti. Bugün daha iyi an­lı­yo­ruz ki, buz­do­la­bı­na kal­dı­rı­lan he­pi­mi­zin can gü­ven­li­ği ve bir arada ya­şa­ma ira­de­si ol­muş­tur.

10 Ekim kat­li­amıy­la il­gi­li gerek hu­ku­ki süreç ve ge­rek­se de si­ya­sal arka planı bu ger­çek­lik gö­rül­me­den ele alı­na­maz. Kat­li­am­dan hemen sonra kat­li­amın oy­la­rı­nı nasıl et­ki­le­di­ği­ni öğ­ren­mek için anket yap­tı­ran si­ya­sal an­la­yış sor­gu­lan­ma­dan bu kat­li­am ay­dın­la­tı­la­maz!


O gün­den bu yana bas­kı­la­rın, hak ih­lal­le­ri­nin, emeğe ve emek­çi­le­re dönük sal­dı­rı­la­rın ka­lı­cı hale gel­me­si­nin kat­li­amın so­nuç­la­rıy­la bağı araş­tı­rıl­ma­dan ger­çek­ler su yü­zü­ne çı­kar­tı­la­maz.
10 Ekim kat­li­amıy­la bu top­rak­la­rın hala en temel ih­ti­ya­cı olan barış ve kar­deş­lik sesi sus­tu­rul­mak is­ten­di. 5 Ha­zi­ran’da Di­yar­ba­kır’da, 20 Tem­muz’da Suruç’ta is­te­dik­le­ri korku dal­ga­sı­nı ya­ra­ta­ma­yın­ca bu kez dev­le­tin kalbi sa­yı­lan, en ko­ru­nak­lı il ola­rak bi­li­nen, adeta kuş uçur­tul­ma­yan An­ka­ra’da ba­şar­mak is­te­di­ler.
Bom­ba­la­rı pat­lat­ma­yı ba­şar­dı­lar ama ara­dan geçen 10 yıl bir kez daha gös­ter­di ki umu­du­mu­zu, emek, barış ve de­mok­ra­si ta­le­bi­mi­zi, ge­lecek güzel gün­le­rin öz­le­mi­ni bas­tı­ra­ma­dı­lar, yok ede­me­di­ler, ede­me­ye­cek­ler!
Yü­re­ği­miz ka­na­ma­ya devam edi­yor, acı­mız hala ta­ze­li­ği­ni ko­ru­yor. Ancak acı­mı­zı ka­rar­lı­lı­ğa dö­nüş­tü­re­rek kat­li­amın he­sa­bı­nı sor­ma­ya devam ede­ce­ğiz. Ger­çek­ler or­ta­ya çı­kın­ca­ya kadar, ger­çek suç­lu­lar hesap ve­rin­ce­ye kadar bir an olsun dur­ma­ya­ca­ğız.
Ka­til­le­re ve kat­li­am­la­ra inat; yıl­ma­ya­ca­ğız, sin­me­ye­ce­ğiz, geri çe­kil­me­ye­ce­ğiz. Bık­ma­dan, usan­ma­dan tüm ül­ke­ye ger­çek­le­ri an­la­ta­ca­ğız.
103 ar­ka­da­şı­mı­zın he­pi­mi­zin omuz­la­rı­na yük­le­di­ği bir so­rum­lu­luk ve görev var; on­la­rın dü­şü­nü kur­du­ğu bir ül­ke­yi ya­ra­tın­ca­ya, insan onu­ru­na ya­ra­şır bir yaşam sağ­la­yın­ca­ya kadar mü­ca­de­le­ye devam ede­ce­ğiz. Mil­li­yet­çi­li­ğe, şo­ve­niz­me karşı ba­rı­şın se­si­ni yük­selt­me­ye, halk­la­rın kar­deş­li­ği­ni sa­vun­ma­ya devam ede­ce­ğiz.
10 Ekim kat­li­amı­nın üze­ri­nin ör­tül­me­si­ne, unut­tu­rul­mak is­ten­me­si­ne izin ver­me­ye­ce­ğiz. 10 Ekim da­va­sı biz bitti de­me­den bit­me­yecek!
Be­de­li ne olur­sa olsun emek, barış ve de­mok­ra­si mü­ca­de­le­miz­den geri adım at­ma­ya­ca­ğız.
10 yıl önce An­ka­ra’da on bin­ler­ce­miz hep bir ağız­dan; “Sa­va­şa İnat, Barış Hemen Şimdi! Diye hay­kır­dık. Bom­ba­lar­la se­si­mi­zi kı­sa­ca­ğı­mı­zı san­dı­lar, bir kez daha hay­kı­rı­yo­ruz: SA­VA­ŞA İNAT, BARIŞ HEMEN ŞİMDİ!
Kat­li­amı ger­çek­leş­ti­ren­ler, yön­len­di­ren­ler ve kol­la­yan­lar şunu bil­sin ki, AF­FETMİYORUZ! UNUT­MA­DIK, UNUT­TUR­MA­YA­CA­ĞIZ!

HABER : UMUT KAŞAN