Tarihi Bilmeyenin Konuştuğu, Bilenin Susturulduğu Bir Çağda

Bugün bu iki eğilim aynı anda karşımıza çıkıyor. Öyle ki tarihi yanlış bilenler konuşuyor, doğru bilenler susturuluyor.

Popper’ın “kapalı toplum” kavramı tam da burada devreye girer. Bu tür toplumlarda:

erçek tarih silinirken, yerine algoritmaların yazdığı bir tarih öne çıkarılıyor. Dolayısıyla dün Popper, diktatörlerden korkarken; bugün bizler de ekranlarımızdan korkuyoruz, korkmalıyız. Çünkü artık sorun bilgiye ulaşamamak değil, bilgiye ulaşsak bile onun “ne kadar görünür ya da gerçek / doğru olacağına” karar verememek.

Bu nedenle bugün yapılması gereken ne susmak ne de alkışlamaktır; yapılması gereken düşünerek konuşmaktır.

Bu bağlamda günümüzde en politik eylem, düşünmekten korkmamaktır. Belki de en devrimci söz, “Dur, önce bir düşünelim!” demektir.