O DA NE?

Didimliler, genellikle sabahları ve akşamüstleri Altınkum sahilinde turlarlar.

Ben de bu turları alışkanlık haline getirdiğim için bir gün Altınkum sahiline inmezsem sanki bir şeyler unutmuş gibi oluyorum…

Sahili turlarken; her zaman radarlarım açıktır. Hiçbir şey yapmasam bolca fotoğraf çekerek paylaşırım; Didim’de yazlığı olup da Didim’de olmayanlar özlemlerini gidersinler diye…

***

Günlerden Cumartesi, sahil oldukça kalabalık… Bu yoğunluğa; deprem bölgesinden gelerek; kamu kurumları tesislerinde kalan ve Didim’de misafir etmekten mutluluk duyduğumuz depremzedelerin de katkısı var…

O da ne!

Dev gibi bir vinç sahile uzatmış kollarını bir demir yığınını denizden çıkarıyor…

Sevinsem mi, sevinmesem mi bilemedim. Fırsatı kaçırır mıyım bolca fotoğraf çekmeye başladım.

Altınkum sahilinde, 3. Koy’da ve diğer bazı koylarda; ticari anlamda adına halkın su sporu dediği ama bana göre su sporuyla pek ilgisi olmayan ticari anlamda bir takım küçük işletmeler var.

Bir taraftan sahil bantlarına kurulan beş yıldızlı oteller, bir yandan da sahil boylarındaki hazine arazilerinin özelleştirme idaresi kanalıyla yoğun bir şekilde betonlaştırılmak üzere satışlarının yapılması; Didim’de yaşayan halkın yaşam alanlarını gittikçe daraltıyor. Bu gidişle Didimliler denize girecek yer bulamayacak…

***

Didim Altınkum sahili ve 3.koy genellikle çocuklarını düşünen ailelerin tercih ettiği kumsallardır. Bu iki yer yoğunluğu taşıyamaz hale gelmiştir. Altınkum’da ve 3. koyda su sporları denilen küçük işletmeler önemli bir alanı işgal etmektedir. Diğer yandan aileler, su sporları araçlarından çok tedirgin olmaktadırlar. Geçmişte de bazı kazalar yaşanmış, bu yönde mahkemelik sorunlar da yaşanmıştır.

Yerel gazetelerde yazan biri olarak sorumluluk duygusuyla bu durumu yıllardır dile getirdim.

İlçemizin kaymakamlarına sözlü olarak da bu sorunu ilettim.

***

Didim’de Milli Emlak Müdürlüğü'nce su sporları faaliyeti gösteren şahıslara geçen sezonun bitmesine 1 ay kala gönderilen tebligat aracılığıyla 15 gün içinde kendilerine tahsis edilen yerlerin boşaltılması talebine Didim Kaymakamlığı da 25 Ağustos 2022 tarihinde onay vermişti... Bu duruma Altınkum ve 3.Koy için çok sevinmiştik…

Şimdi Altınkum’da bu boşaltma işlemi mi yapılıyordu yoksa yapılan başka bir şey miydi?

Tüm bunları düşünürken; yanıma genç biri yaklaştı. Adını söylediğinde su sporları işletmesinin sahibi olduğunu anlamıştım zaten. Gazete yazılarımdan ve sosyal medyadan beni tanıdığı anlaşılıyordu. Felsefe mezunu olduğunu söyleyince; Didim’deki felsefe etkinliklerimiz üzerine de kısa bir sohbet ettik…

Daha sonra konu ticari anlamdaki Su sporlarına geldi.

Altınkum ve 3. koy’da yapılan su sporlarına karşı olduğumu; bunu yazılarımda da dile getirdiğimi belirterek; su sporları yapılacaksa bunun yeri zaten büyük yoğunluk yaşanan çocukların çok olduğu Altınkum ve 3. koy olmamalı dedim... Bunun için denizde başka bir alan bulunabilir diye de ekledim.

Genç işletmeci; biz ekmeğimizin peşindeyiz sezon boyu da çoğu insana iş veriyoruz.

Şimdi İzni Valiliğimizden aldık. Bu izin ancak yapacağımız değişikliklerle geçerli olacak…

Denizin içindeki kalıntıları, demir yığınlarını kaldırıyoruz. Kumsalda bir yerimiz olacak, ahşaptan olacak görüntü kirliliği de yaratmayacak dedi…

Bu durumda; Altınkum’da iki uçta birer işletme olduğuna göre; her iki taraftan da biraz daha ortaya doğru işletmeler uzayacak. Bu sefer kumsalda,  daha çok alan işgal edilmiş olacak.

Bu alanının, kumsalda bir uçta 50-100 metre kare arasında yer kaplayabileceğini ekledi genç işletmeci…

Bu, iki işletmeci için Altınkum’da 200 metrekarelik alan demektir.

Anlaşılan o ki Altınkum ve 3. koy kumsalı gittikçe daralacak…

Zaten Didimlilerin her alanda yaşam alanları daralmıyor mu?

Bir depremde toplanma alanlarımız bile kalmayacak. Her taraf beton yığını yapıldı.

Kıyılar da büyük işgal altında…

Dronlardan çekilen Didim fotoğraflarına baktığınız zaman ürperiyorsunuz, her taraf beton yığını, yeşilliğe dair bir şey kalmamış…

Tüm bunların adına da gelişme diyorlar…

Eh ne diyelim…