Mavişehir Mahallesi’nde yer alan 1136 haneli sitede geçtiğimiz aylarda binaların dayanıklılığını ölçmek için karot testi yapılmak istenmesine site sakinleri tepki göstermişti. Site yönetimi yaptığı açıklamada “Sitemiz, bazı art niyetli kişilerin rant amaçlı planlarına karşı korunmayı beklemektedir.” dedi.
Yönetim kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı;
Maliklerimizin büyük çoğunluğu kentsel dönüşümü kesinlikle istememekteyken, bu süreci şahsi menfaatleri için kullanmaya çalışan sitemiz maliklerinden bir şahsın ve arkasındaki kişilerin, çeşitli hileli yollarla sitemizi yıkmaya ve bundan kazanç sağlamaya çalışmaktadır.
Bu kişiler, hukuka ve ahlaka aykırı birçok adım atmıştır.
1. Riskli yapı başvurusu: Maliklerimizin %99 undan fazlasının istememesine rağmen, şahısların tek taraflı başvurularıyla binalarımızın "riskli yapı olarak tescil edilmesi için rapor hazırlanmıştır. Bu rapor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kriterlerine aykırı olarak taraflı hazırlanmış ve bilimsel gerçekleri yansıtmamaktadır. Bu hatalı tespitler, çeşitli üniversitelerden alınan inceleme raporları ile kanıtlanmıştır.
2. İzinsiz propaganda: Site sakinlerini yanıltmak ve baskı altına almak için sitemizde iki defa izinsiz bildiri dağıtılmış, gerçekleri çarpıtan içeriklerle maliklerin huzuru bozulmuştur.
3. Karalama kampanyaları: Aydın Şafak Gazetesi'nde sitemizi hedef alan karalayıcı haberler yapılmış, kamuoyu yanlış yönlendirilmiştir.
4. Rant amaçlı arazi satın alımı: 2018 yılında Ege Çınar Hafriyat İnşaat Ltd. Şti. sahibi tarafından, sitemizin 40 blokluk (320 tapu) "yeşil alan" olarak belirlenmiş bölümünün tapuları satın alınmıştır. Tapu sahipliği üzerinden yeşil alanlara yapılaşma baskısı oluşturulmuş, ancak Belediye tarafından bu girişimler haklı gerekçelerle reddedilmiştir.
PLANIN AÇIK HEDEFİ: RANT VE BASKI
Şahısların nihai amacı, binalarımızı yıktırıp, tüm site arsasını "elbirliği ile mülkiyet" esasına göre paylaşmak ve maliklere baskı yaparak, siteyi kendi kontrolünde yeniden inşa etmektir. Bu şekilde:
Diğer maliklerin inisiyatifini tamamen ortadan kaldırmayı,
Ya kendisinin, ya da belirleyeceği bir inşaat şirketinin kontrolünde rant sağlanmasını hedeflemektedir.
Kentsel dönüşüm süreci, kanunun temel amacına aykırı biçimde bir rant aracına dönüştürülmekte, maliklerin hakları hiçe sayılmaktadır.
HUKUKİ VE TEKNİK EKSİKLİKLER
1. Hukuksuz rapor: Sitemizde binalarımızın "riskli yapı" olarak tescillenmesi için hazırlanan rapor, usul ve esaslara aykındır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın öngördüğü tarafsızlık İlkesi yok sayılarak, şahısların çıkarlarına uygun sonuçlar çıkarılmıştır. 2. Yapı güvenliği gerçekleri çarpıtılıyor: Sitemizin çoğunluğu, 1970'lerde inşa edilen binalardan oluşmaktadır. Ancak bu binaların deprem yönetmeliğine göre risk değerlendirmesi taraflı şekilde yapılmıştır. Bu durum yalnızca sitemizi değil, ülkemizde benzer binlerce yapıyı ilgilendiren bir sorun yaratmaktadır.
3. Tapu düzenlemeleri suistimal edildi: 40 blokluk (320 tapu) yeşil alanın "arsa" niteliğindeki tapularının alınması, açıkça kötü niyetli bir girişimdir. Bu alan, Belediye tarafından yeşil alan olarak belirlenmiş ve yapılaşmaya kapatılmıştır.
Çağrımız:
Bizler, binlerce insanı mağdur edecek bu rant planlarına ve hukuksuz süreçlere karşı hakkımızı arıyoruz. Yetkililerden:
Riskli yapı tespiti adı altında yapılan usulsüz işlemlerin durdurulmasını ve kentsel dönüşümü dayatan bu süreçlerin sonlandırılmasını,
Maliklerimizin huzurunu ve haklarını güvence altına alacak önlemlerin ivedilikle alınmasını,
Geçersiz tapular üzerinden oluşturulan bu rant düzenine karşı yasal tedbirlerin artırılmasını talep ediyoruz.
Maliklerimizin huzurunu bozan, kamuoyunu yanlış yönlendiren ve rant odaklı bu girişimlerin önüne geçilmesini talep ediyoruz.
Bu hukuksuz ve ahlak dışı girişimlere karşı sitemizi ve haklarımızı koruyacağımızı, yetkililerin bu konuda harekete geçmesini beklediğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.
Devletimizin ilgili kurumlarından:
Sitemizin sakinleri olarak, devletimizin ilgili kurumlarını göreve davet ediyoruz.
Belediye tarafından yeşil alan olarak belirlenmiş alanların statüsünün korunması ve herhangi bir şekilde inşaat planlarına alet edilmemesi güvence altına alınmalıdır.
Yeşil alan statüsündeki bölgelerde, geçerliliği olmayan tapuların iptal edilmesi, herhangi bir rant veya kazanç sağlama amacıyla kullanılmasının önüne geçilmelidir.
Bu tür girişimler, yasal olarak caydırıcı yaptırımlarla engellenmeli ve geçmişten gelen tapu sorunları çözüme kavuşturulmalıdır.
İzinsiz bildiri dağıtan, mal sahiplerini manipüle eden ve kamuoyunu yanıltan kişiler hakkında hukuki süreç başlatılmalıdır. Bu tür faaliyetler, maliklerin huzurunu bozmakta ve süreci manipüle etmektedir.
Özellikle medya üzerinden yapılan karalama kampanyalarına karşı yetkililer harekete geçmeli ve maliklerin haklarını koruyacak açıklamalar yapılmalıdır.
Adaletin ve hukukun üstünlüğüne olan inancımızla, bu süreçte hakkımızı sonuna kadar savunacağımızı kamuoyuna bildiririz.