Mağduruz mağdur…
Ayağımızda top, durmadan çalım atarız…
Gol atsak da mağduruz, gol yesek de mağduruz…
Oynarız oynarız, her telden oynarız…
Sahnenin önünde adaleti, arkasında eşkıyayı oynarız…
Hep mağdur olan biziz, mağdurluğu gururla oynarız…
Oynadıkça iktidar oluruz, iktidar oldukça daha çok oynarız…
Vuran biziz, aşağılayan biziz, mağdur olan da biziz…
Kısacası işin kolayını bulduk…
Bizden başka kimsenin mağdurları oynamasını da kabul edemeyiz…
Sahtelerinden sakının deriz…
Mağdurluğun, mağrurluğunu da kimseye kaptıramayız…
Zam yaptık biz mağdur olduk…
Biber gazı kullandık, Tomalarla duş yaptırdık yine biz mağdur olduk…
Kafa göz demedik, çol çocuk, yaşlı demedik copladık, gazladık daha çok mağdur olduk…
Ne zamandan beri mi mağduruz?
Anamızdan mağdur doğduk diyebiliriz…
Babalarımız dedelerimiz hep mağdur yaşamışlar…
Biz şimdi bu siyasetimizle onların mağdurluğunun intikamını alıyoruz…
Aldıkça intikamı, yine mağdurluk sığınağına sığınıyoruz…
Biz buna mağdur olma edebiyatı diyoruz ve bu genlerimize işlemiş gibidir…
Mağdur olma edebiyatımızın, Cumhuriyetle birlikte başladığını da söyleyebiliriz…
Şapka giydik mağdur olduk…
Saltanat, halifelik kalktı mağdur olduk…
Medreseler kalktı mağdur olduk…
Çarşaf, sarık, cüppe kalktı mağdur olduk…
Kadınlarımıza seçme seçilme hakkı verildi, okuryazar edildi mağdur olduk…
Kısacası Cumhuriyetle birlikte travma geçirdik mağdur olduk…
O günden beri hep pusuda yatıyoruz, ağlayarak, mağdurları oynayarak…
İktidar olsak da mağdurları oynamaya devam ediyoruz…
Siyasette bu yeni akımın kurucusu ve temsilcisiyiz…
Bu önemli ideolojimizi tüm dünyaya yayma niyetindeyiz…
Bu yöndeki sloganımız da şöyle:
Hep mağdur ol, mağdur kal, mağdurları oyna ve iktidar ol…
Mağdurluğun gözyaşlarıyla mağdur günlerde buluşmak dileğiyle…