14 Mayıs Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimi için siyasi partilerin belki de en zor sınavı 09 nisan Pazar günü YSK’ya teslim edilecek milletvekili listesi oldu.
Binlerce aday adayının başvuru yaptığı listeden asıl listeye geçiş her zaman zor olmuştur, Kendisine göre haklı sebeplerden olsa gerek her aday adayı partisinin daha iyi netice alması adına mutlaka ama mutlaka asıl listede olması gerektiğini düşünen aday adayı siyasetin gereği beklenti içerisine giriyor.
Hemen her seçim sonrası milletvekili listelerinin açıklanmasından dakikalar sonra seçime katılan siyasi partilerin tamamından birbiri ardı sıra istifa haberleri gelir ve bu durum hiç değişmez.
Bizim “Liste küskünleri” olarak tanımladığımız bu kitle bir kez daha soruyoruz baştan sona kadar haklıdır ancak listelerin oluşturulması noktasında parti genel merkezlerinin nasıl bir yol izleyeceği ile ilgili bu küskün gurubun da maalesef bir yönlendirmesi yoktur.
Üye dayalı önseçim yapılan bölgelerden “Falanca para dağıttı, filanca etnik kökeni kullanarak ilk sıralara yükseldi” şeklinde yüzlerce binlerce şikayetin geldiğini hepimizi görüyoruz, biliyoruz.
Seçilmiş il delegesi ile yapılan aday belirleme sürecinde de herkes “İl delegeler zaten mevcut yapı içerisinden çıktı, böyle bir yapıda gönlümden milletvekilliği geçse de delege zaten bana oy vermez” diye gelen o kadar şikayet var ki anlatsak sahifelere sığmaz.
Böylesi bir nokta geriye bir tek yol kalıyor oda parti genel merkezlerinde genel başkanla birlikte kurmay ekibinin bir miktar il başkanı ve liste başı olması muhtemel isimlere sorarak liste oluşturmak.
Her üç şekildeki aday belirlenmesinde ne yapılırsa yapılsın asıl listenin en az iki katı bazen üç katı aday adayı liste dışında kalıyor, Genel merkezler ne kadar ince eleyip sık dokusalar da listeler açıklandığında mutlaka bir küskünler grubu oluşuyor.
Siyasete bir şekilde “merhaba” diyen kim varsa aslında daha için başında böylesi olumsuz durumlar ile karşı karşıya kalacaklarını biliyorlar ancak “bu sefer belki olmaz genel merkez beni de seçilebilir bir sıraya koyabilir” umudu ile liste şekillenene kadar beklemek zorunda kalıyor.
İşi n doğrusu aday belirlemede “bu zamana kadar uygulanan metodlardan başka hangi usul kullanılır, memnuniyetsizlik en aza nasıl indirilir.? şeklindeki soruların cevabını bilmiyoruz.
Zira bizde kendi derdine derman olamayanlardanız…