Çiçeği burnunda yeni Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz diyor ki; [aynen aktarıyoruz:]
Biz parti olarak bugünkü muhalefetten memnunuz, bir şikâyetimiz yok…
Hoppala…
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Tayyip Erdoğan da sürekli olarak Kemal Kılıçtaroğlu’nu kendisine rakip olmaya çağırıyordu.
Acaba neden ola ki?
Kolay lokma olduğu için mi?
Her neyse… Ama gerçek tıpa-tıp böyle.
Adam seçim sonuçlarına bakıyor:
*** Kılıçdaroğlu,12 Haziran 2011 genel seçimlerinden de mağlubiyetle ayrıldı. AK Parti'nin rekor bir oyla, yüzde 49,83 ile çıktığı seçimden Kılıçdaroğlu'nun liderliğindeki CHP [oylarını daha da eksilterek] yüzde 26,34'te kaldı.
*** 30 Mart 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde de sonuç değişmedi. AK Parti'nin yüzde 42,87 oranındaki oyuna karşı, CHP 23,08 oy alabildi.
Ya Cumhuriyet düşmanı Ekmeleddin faciası…
*** Hele hele [ne olduğu artık suyun yüzüne iyice çıkmış olan] Muharrem İnce dramı…
Ve son trajedi…
Tüm aydın insanlarımızı hüsrana uğratan yaşadığımız bu son felaket!..
Bunların hiçbirinin hesabı verilmeyecek mi?
İktidar partisinin ve tek adam yönetiminin ülkeyi sürüklediği bu dibi gözükmeyen derin ekonomik çukura rağmen…
Slogan haline getirilen “hak-hukuk-adalet”ten geriye [somut olarak] hiçbir şey kalmamışken…
İşsizlik, dış borç, hazinenin içine yuvarlandığı çukur dillere destan hale gelebilmişken…
Partisinin oylarını çoğaltan değil, azaltan bir yönetim ve onun lideri bütün bu sonuçların hesabını vermeyecek mi?
Genel merkezin üst katından onu-bunu-şunu aşağı katlara yollamaktan başka hiçbir şey yapılmayacak mı?
Hala o koltukta umursamaz bir pişkinlikle oturulabilecek mi?
Heyhat!..
Bu parti mi “Kuvayı Milliye”nin partisi?
Bu koltuk mu Mustafa Kemal’in oturduğu koltuk?
O koltuk, üstüne oturan zatı şerifleri rahatsız etmiyor mu?
Hangi –gerçekten- demokratik bir ülkede “bu ahval ve şerait içinde” o koltukta herhangi bir lider [ya da kişi] oturmakta ısrar edebilir?
Bu durumda gerçek bir yol ayrımındayız:
Ya ülkemiz bir hukuk devleti değil…
Ya da bu ülkede gerçek bir demokrasi kurma sorumluluğunu üstlenmiş insanlar-kişiler-liderler na[!]-mevcut!