(Didim’i yönetenlere, yönetmeye aday olanlara ve olacaklara…)
Yaşadığınız yere sahip çıkmak; havasını, suyunu, toprağını kirletmemek, her yeri beton yığınına boğmamak, gerçek anlamda sizi oralı yapar…
Elbette her yerin kendine özgü farklı özellikleri ve sorunları vardır. İbn-i Haldun “Coğrafya kaderdir” der.
O halde yaşadığımız çevreyi, çağdaş çevreci anlamda yaşanılası bir yer haline getirmek için belirli temel anlayışların ve felsefenin içinde olmalıyız…
Hele yaşadığınız yereli yönetmeye adaysanız, omzunuza daha büyük bir yük binecek demektir.
***
Eğer siyasetinizi temel anlamda kişisel bir rant kapısı olarak görüyorsanız. Zaten yaşadığınız ve oralı olduğunuzu iddia ettiğiniz yere zarar vermeye adaysınız demektir.
***
Didim, dünün Ege kıyılarının bir köyü iken, bugün hızlı bir betonlaşmayla bir beton yığınına dönüşürken, yaşanılır olmaktan da çıkma sürecine doğru hızla sürüklenmektedir…
***
Anayasamızın 56. maddesi; “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.”Der.
***
Didim; Deniz kenarı oluşuyla, sağlıklı bir havasıyla, coğrafi konumuyla, köklü tarihsel- kültürel dokuların içinde oluşuyla ve çevresindeki önemli turizm kentlerinin bulunuşuyla çoktandır ülkemizin ve ulusların bir ilgi alanı olmuştur…
***
Didim’in, vahşi bir betonlaşmaya ve doyumsuz rantiyecilere kapısının açık olması, yerel siyasilerin de iştahını kabartmaktadır. Bu anlamda Didim örneğinde olduğu gibi; yerel anlamda siyasi parti ilçe yönetimini, belediye ve belediye meclisi üyeliği hâkimiyetini ele geçirmek için inşaat sektörü ve bu sektörle bağlantılı işletmeler, yerelde iddialı gördükleri bir partide örgütlenerek yerel yönetimi ellerine geçirmek için siyasi anlamda bir çalışmanın içinde-merkezinde- olmaktadırlar.
Geçmişten günümüze doğru Didim Belediye ve Meclis üyelerinin mesleki dağılımlarına baktığınız zaman büyük çoğunluğunun inşaat sektörü bağlantılı olduğunu görürsünüz…
İşte Didim’in çağdaş, çevreci bir kent planlamasıyla Dünyanın en güzel bir turizm kenti olma şansı varken; rantiyecilerin yerel yönetime çöreklenmesiyle çarpık bir kentleşme sürecine girmiştir… Didim bu yüzden büyük çevresel sorunlarla karşı karşıyadır… Didim’in insanı dışlayarak, çarpık bir betonlaşmanın içine giren, başta zeytinlikler olmak üzere, yeşil dokuyu yok etmesine karşı, Balık çiftliklerine, deniz patlıcanları talanına, “DİDİM DERNEĞİ” gibi Didimli olmayı, çevreci olmayı, sağlıklı, yaşanılır bir Didim’i savunan bir derneğimizin Didim adına çok sayıda davayı kazarak, çok önemli yanlışların önleyicisi olduğunu belirtmezsek bu yazı eksik bir yazı olurdu…
***
Didim’i yönetmeye aday, siyasi oluşumların özellikle inşaat sektörü bağlantılı olmamasını diliyorum. İlçemiz yerelinde iktidar olan CHP’nin de gerek İlçe yönetimi oluşumunda gerek Belediye meclisinin oluşumunda da buna dikkat etmesini umuyorum…Yanlış anlaşılmasın inşaat sektörüyle bir sorunum yok. Çoğu da arkadaşım. Yerelde bu kadar siyasetin içine girmesinler…Bu yöndeki konuyla ilgili “Düş mavisi bir dilek(çe)” şiirimle sizleri selamlıyorum…
***
DÜŞ MAVİSİ BİR DİLEK(ÇE)...
Mavilerden mavi, düşlerden mavi...
Altın gibi sarı ince kumsalı...
Taşlarında gizleniyor sırları
Bir Dünya masalı yapın Didim’i...
***
Savruluyor Medusa’nın saçları
Çeviriyor taşa, kem bakışları...
Apollon’a sorun kehanetleri...
Kehanetin merkezi yapın Didim’i...
***
Yankılanıyor Apollon’un lir’i
Çağırıyor Didim’e sazı sözü
Miletos, Priene özlüyor onu
Müziğin notası yapın Didim’i...
***
Bekliyor Herodot’u Thalesi...
Duyulsun evrende Didim’in sesi
Sevgiden doğuyor, dünya insanı
Barışın timsali yapın Didim’i...
***
Durduramaz kimse akan zamanı
Dünle, bugün selamlıyor Didim’i
Kaynaşsın kazanda eskiyle yeni
Hoşgörü kalesi yapın Didim’i
***
Betona boğmadan dört bir yanı
Yer açın yeşile, kurun dengeyi
Tarihe, kültüre, doğal dokuya
Çevreye saygılı yapın Didim'i
***
Miletli Thales’le başlar felsefe
Masal çağlarından, akıl çağına
Sorgulansın şu dünyanın düzeni
Felsefenin yurdu yapın Didim’i
***
Şahin, derinden solurken Didim’i
Gönlünden silemez onun yerini
Açılsın yolları, delsin çağları
Bir turizm kenti yapın Didim’i
Erdoğan Şahin