Çözümle yaratıcı çözüm aynı şey değildir. Birinde zorunluluk belirleyici iken; ötekinde üretkenlikle yaratıcılığın birlikteliğini görürüz. Zorunluluk an ile ilişkili iken, yaratıcı çözümde an ile gelecek birlikteliği vardır. Birinde ustalık ağır basarken, ötekinde sanatçılık öne çıkar. Sanatçıda farkındalıkla birlikte ön görebilirliğin sarmaşık oluşturduğu görülür. Çözümde zorunluluk belirleyici iken; yaratıcı çözümde özgürce üretkenlik(yaratıcılık) söz konusudur. Çözüm seçeneksiz kalan benzerler için yararlı iken, yaratıcı çözüm, genel bir çerçeve çizerek insanlığın kültür birikimine katkı sunar. Kültürün bir yaşama biçimi olması boşuna değildir…
Bu hazineden yararlanabilmek için, asgari bir bilinç düzeyinin olması gerekir. Asgari bilinç düzeyinin alt yapısı; beslenme, barınma ve korunma konularının güvenlik ile güvenceye alınmasıdır. Eğitim, sağlık ve güvenlik üçlüsü; gereklilikten de öte bir zorunluluktur. İnsanlar bu yapıları oluşturmak için en sivil yaklaşımlarla, devlet denen yapıyı oluşturarak kamunun bedenini güvenceye almış olurlar. Devlet gibi, sivil oluşumlarda özgür iradi katılımlı yapılardır. Devlet, tüm katılımcılarının can ve mal güvenliklerini, varlıklarını ve kaynaklarını yasal, kurumsal ve gönüllü katılımlarla sağlamak durumundadır. Bu olgu devlet boyutundaki çözümdür. Devlet çözümü bilimsel ve akılcı olmak zorundadır. Bu vurgu, temel hakların güvenceye alındığı demokratik ve laik yapıların olmasını gerektirir. Ayrıca özgün öneri ve çözümlerin üretilebileceği ortamları hazırlamak bir yükümlülüktür. Yani insanlara akıllarını özgürce kullanabilecekleri bir iklim yaratmakla yükümlüdür. Bütün bunları yaparken, tüm varlıkları ve onlara var olma ortamı sunan doğayı da koruyup kollamayı temel görev olarak algılayıp onun gereğini yapacaktır.
Çözüm nedir? Bu soruyu yapay zekaya sordum ve aşağıdaki yanıtı aldım:
“Çözüm, bir sorunun veya problemin ortadan kaldırılması veya etkisiz hale getirilmesi için yapılan işlemler ve alınan kararlar bütünüdür. Çözüm, genellikle belirli bir hedefe ulaşmak için izlenen adımlar ve stratejilerden oluşur. Çözüm süreci, problemin tanımlanması, analiz edilmesi, alternatiflerin değerlendirilmesi ve en uygun çözümün uygulanmasını içerir.
Çözüm, farklı alanlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Örneğin:
- Matematikte: Bir denklemin veya problemin doğru cevabını bulmak.
- Kimyada: Bir maddenin başka bir madde içinde homojen olarak dağılması.
- Sosyal Bilimlerde: Toplumsal veya politik bir sorunun barışçıl yollarla çözülmesi.
Çözüm, her alanda ve her durumda farklılık gösterebilir, ancak temel amacı her zaman bir problemi ortadan kaldırmak veya etkilerini azaltmaktır.”
Bizim için çözüm, öteki varlıklarla birlikte yaşamak için var olan ve olabilecek olan sorunları, bilimsel yol ve yöntemlerle çözmektir. Yani, yaşamı farklılıkların farkında olarak, ortak bir varlık sürdürümünü tüm taraflar için güvenceye almaktır. Yaşam döngüsünden bir veya birkaç halka koparılırsa, mevcut yaşam sürdürülemez hale gelir. Ayrıca insanlar doğanın efendisi değildir. Kendisine böyle bir misyon biçmekten vazgeçmelidir. Farklılık her koşulda yaşamın renkleri ve zenginliğidir. Bu bilinçle hareket ederek, yapay ayrımcılıklardan vazgeçmelidir. Din, dil, ırk, cinsiyet ve tür ayrımcılığı gibi ilkel ayrımlar, varlıkların yaşam birlikteliğinin önündeki engellerdir. Aslında bütün bu ayrımlar adil paylaşımlardan kaçınmak için yapılmaktadır. Bu nedenle yaşamdaki en büyük sorun, paylaşım sorunudur; çözüm bu sorunu aşmak için mutlaka güncellenmelidir. Fırsat eşitliği sadece insanlara değil, tüm varlıklara tanınmalıdır!...