Kurulmuş okey masası
Oyuncular diziyorlar taşları ıstakaya
Bugünlerde okey masasının yancılığı pek sevilmiyor ama oyuna geç kalınca haliyle yancı durumuna düşmüş oluyorsunuz…
Oyun başlar başlamaz garson da hemen başınızda bitiyor…
Bana bir belediye gazozu diyorum.
“Ah ağabey nerde kaldı o belediye gazozu” diyor garson…
Okeyci arkadaşlar, hep birden gülerek “biz de aynısından istiyoruz” diyorlar…
Gerçekten nerde kaldı o belediye gazozları…
Kayseri’de, Aydın’da, Bursa’da ve ülkelerimizin birçok kentlerinde gördüğümüz belediyelerin o mahalle ve sokak çeşmeleri yok artık…
Hiç çekinmeden kana kana içtiğimiz doğal suların tadı da…
Yaşadığımız turizm kenti Didim, suyun en pahalı olduğu kentlerin başında geliyor.
Öyle ya çok para ödediğimize bakmayın, bu suyu iç(e)mediğimiz gibi duş alırken de kireç’e bulandığımız bir su… Temmuz - Ağustos aylarında da duş alırken damağımıza kadar ulaşan tuzlu suyun tadı… Didimlilerin çok büyük bölümü içmek ve yemek yapmak için damacana su kullanıyor. Damacana sular da bütçeye büyük yük getiriyor… Damacanaların da ne kadar kontrol edilip edilmediği de ayrı bir bilmece…
***
İyi ki kahveler var diyorsunuz…
Neden böyle diyorsunuz!
Didim Atatürk Bulvarı Altınkum – Apollon Tapınağı arası yaklaşık 3km’dir…
Bu bulvardan spor amaçlı olarak Apollon Tapınağına kadar yürümek istiyorsunuz…
Haliyle bu yürüyüş sürecinde tuvalet ihtiyacınız oluşuyor. Hele yaşınız hayli ilerlemişse bu ihtiyaç daha da çok artıyor…
Didim Altınkum’dan Apollon Tapınağına kadar, Belediyemizin umuma açık bir tuvaleti yok. Mecburen kahvelere sığınıyorsunuz. Kahvenin devamlı müşterisiyseniz sorun değil ama müşterisi değilseniz garsonun şaşkın bakışları arasında tuvaletin yerini soruyorsunuz…
Ülkemizde Kahveler erkek egemen anlayışın mekân tuttuğu yerler… İngiliz Ailelerin kahvelerin önünden geçerken erkekler topluluğuna hayretler içinde bakışları görülmeye değer. Düşünün ki; bu bulvardan yürüyüş yapan kadınlar ne yapacaklar tuvalet ihtiyaçları oluştuğunda ?…
***
SOSYAL DEVLET- SOSYAL BELEDİYECİLİK
“AÇ AYI OYNAMAZ”…
Belediyeler niçin var?
İnsan olmayan yerlerde belediye olmayacağına göre; insanlar için vardır diye öylesine bir yanıt verelim.
İnsan, sosyal bir varlık olarak; bir toplumun içinde yaşayan bir bireydir…
Toplumun bireye, bireyin de topluma karşı sorumlulukları vardır… Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz içiniz…
İnsanlar yaşadığı yerelde toplumsal bir sözleşmeyle- kullandığı oyla- kendi iradesini yerel yönetime beni yönetsin Aç susuz, yolsuz bırakmasın, beni korusun gözetsin diye devreder.
Elbette insan yaşamında ihtiyaçlarının da bir sıralaması vardır. İlk basamaktaki ihtiyacı giderilmeden bir üst basamağa geçemez…
“Aç ayı oynamaz alt başlığını; “Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisini” düşünerek koydum. Maslow’a göre; ilk basamak ihtiyaçları giderilmeden bir üst basamağa geçemez insanlar…
Bu ihtiyaçlar piramidinin alttan yukarıya doğru basamakları şunlardır.
1-Fizyolojik İhtiyaçlar. Hiyerarşinin en alt basamağında bulunan bu ihtiyaçlar, hayatta kalmamız için ciddi önem taşıyan ihtiyaçlardır. ...
2-Güvenlik ve Emniyet İhtiyaçları ...
3-Sosyal İhtiyaçlar. ...
4-Saygınlık İhtiyacı ...
5-Kendini Gerçekleştirme İhtiyacı
*Fizyolojik ihtiyaçlar; hava, su, yiyecek, nefes alma, boşaltım, uyku barınma vb gibi ilk basamağı kapsar. İnsanoğlu birinci basamaktaki ihtiyaçlarını gidermeden bir üst basamağa yani “ güvenlik basamağına” geçemez… En üst basamak olan “Kendini Gerçekleştirme İhtiyacına” geçebilmek için dört basamak ihtiyaçlarını da karşılaması gerekir…
O halde Belediyeler niçin vardır:
Öncelikle Belediyelerin toplumun fizyolojik ihtiyaçlarını gidermekle çok önemli bir sorumluluğu vardır. Her ne kadar bu görev aynı zamanda Sosyal devlet anlayışındaki politika ile birlikte yürütülmesi gerekirse de; yerelin sesi olan Belediyelerin en temel asli görevlerinden birisidir bu…
* Belediyeler öncelikle halkını sağlıklı içme ve kullanma suyuna kavuşturmalı, bireylerin ekonomik durumuna göre suya ulaşımda güçlük yaşayanlara da parasız vermeli…
* Sağlıklı çevre, fizyolojik ihtiyaçlar olarak temiz su, temiz hava, temiz yiyecek, sağlıklı uyku için mutlaka gereklidir.
* Belediyeler insanların fizyolojik bir ihtiyaç olarak barınma sorununu da çözme gibi bir görevi ve zorunluluğu vardır.
* Karnı doymayan bireyler, diğer ihtiyaçlarını gerçekleştiremeyeceklerinden; öncelikle sıkıntı çeken bireylerin karınlarının doyurulması da belediyenin görevlerindendir…
Kısacası: Belediyeler kimsesizin kimsesi olmak zorundadır.
Belediyeler öncelikle fizyolojik ihtiyaçlara yönelik çalışmaları tamamlamalı bütçesini buna göre ayarlamalıdır. Gereksiz yerlere, uyduruk festivallere para harcamamalıdır.
Didim Belediyesinin fizyolojik ihtiyaçlara yönelik olarak öncelikle yapması gerekenler gözlemlerime göre şunlardır:
Sağlıklı içilebilir ve kullanılabilir su. (Bazı kesimlere parasız verilmesi)
Temiz hava, temiz toprak, temiz su, temiz gıda için çevre sorunlarını çözmek ve önlem almak.
Evsiz barksız, barınma sorunları olanlara yönelik tedbirleri alması…
Belediyeler bütçesini insanların ihtiyaçlarına göre kullanmalı, öncelikle ihtiyaç önceliklerini belirleyerek harcama yapmalıdır…
Belediyeler sık sık ben niye varım diye de kendilerini sorgulamalıdırlar…
Belediye Başkan aday adayları da ben niye aday oluyorum diye kendilerine sormalıdır…
Görüşmek üzere…