İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzmir Metro A.Ş. ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin işveren sendikası Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEM-SEN) ile metro ve tramvayda örgütlü olan Demiryol-İş Sendikası arasında gerçekleşen, 625 çalışanı ilgilendiren, toplu iş sözleşmeleri görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. Metro A.Ş.’nin Halkapınar’daki Genel Müdürlük binasındaki son toplantıda da tarafların ilgili 11 madde üzerinde anlaşma sağlayamadığı öğrenilirken, sabah saat 05.00’ten itibaren metro ve tramvayda şalterler indi, seferler durdu.
Grev konusunda yazılı bir açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Çok üzgünüm, çok gayret ettik, olmadı” dedi. Yetkili sendikanın kararıyla iki işletmede de grev başladığını ifade eden Başkan Soyer, “Toplu ulaşımda yaşanabilecek sıkıntıyı asgariye indirmek amacıyla ESHOT ve İZULAŞ otobüsleri ile İZDENİZ gemilerinin mevcut sefer sayı ve sıklıkları artırıldı. Ayrıca tramvay durakları geçici olarak otobüs durağı olarak kullanılmaya başlandı ve ESHOT, tramvay güzergahları için hızla yeni hatlar oluşturdu. Metro güzergahında çalışan otobüs hatları da ilave seferlerle güçlendirildi. Aylardır devam eden görüşmelerde, masada hep uzlaşmayı isteyen taraf olduk. Eşit işe eşit ücret anlayışıyla hareket ediyoruz. Bu doğrultuda belediyemize bağlı tüm şirketlerimizde uyguladığımız ücret politikasını burada da hayata geçirmeyi istedik. Metro ve tramvay çalışanlarımıza, belediye şirketlerimiz içerisindeki en iyi şartları sunduk” dedi.
“Önerdiğimiz artış oranı yüzde 105’dir”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin metro ve tramvay çalışanları için sundukları toplu iş sözleşmesi şartlarını da açıklayan Soyer, “Teklifimiz, en yüksek giydirilmiş net ücret 25 bin 009 TL, en düşük giydirilmiş net ücret 22 bin 105 TL. En yüksek net ücrette 12 bin 157’den 25 bin 009’a çıkan teklifimizle önerdiğimiz artış oranı yüzde 105’dir. İstenilen en yüksek giydirilmiş net ücret 39 bin 685 TL, en düşük giydirilmiş net ücret 33 bin 813 TL. Bu rakamların içine yol, yemek ve izin ücretleri dahil değildir” diye konuştu.
İzmir’in parasını İzmir’e hizmet için kullandıklarını belirten Soyer, “Kentimizin ve hemşehrilerimizin ihtiyacı olan, hak ettiği yatırımları da bu bütçeden karşılamak zorundayız. Gönül ister ki daha yüksek maaşlar verelim. Ancak hem sorumluluklarımız ve zorunluluklarımız hem de ekonomik gerçekler, bu rakamlar çerçevesinde kalmamızı gerektiriyor. Çünkü devam eden ve yapacak olduğumuz daha çok yatırım var. Çalışanlarımıza önerdiğimiz rakamların Türkiye şartlarında pek çok kamu kurumundan ve özel sektörden daha yüksek olduğunu görüyoruz. Bu açıdan baktığımızda, belki de Türkiye’deki tek kamu işçileri grevini İzmir hak etmiyor. İşçilerin taleplerini duyurabilecek yöntemler varken doğrudan greve çıkılması, üstelik de hafta başı başlatılması kentimiz ve hemşehrilerimiz açısından ciddi mağduriyete neden olmuştur. Tüm bu koşullar içinde İzmirlilerin ve belediyemizin bu mağduriyetleri hak etmediği inancıyla sendika yetkililerini İzmir için sağduyuya davet ediyorum” dedi.(İHA)