BALIKÇI ve OĞLU

Roman, Haziran 2021 tarihinde yayınlanır, 2023 yılında Johannes Neuner Almanca’ya çevirmiştir.
Yazar, şair ve müzikte başarısıyla Dünya çapında tanınmıştır. 1946 yılında dünyaya gelen Zülfü Livaneli, Türkiye’den küreye duyulan en önemli sesidir. Çok yönlü sanatçı sosyal konularda ve politikada fikrini açıklar, susmaz. Bu nedenle yetmiş yıllarında ülkesini terk etmek zorunda kalır. 1984 yılında geri döner.
Birbirine her yönden yakın olan Yunanistan ve Türkiye’nin barış içinde yaşamaları için önemli nedenler vardır. Bu konuda çok emek vermiştir, sanatın gücü siyasetin gücünden daha kuvvetli olabilir. Almanya ile Fransa dostluğu örnek alınmalıdır.
Gençlik yıllarında Hemingway’ın Yaşlı Adam ve Deniz romanının etkisinde kalmıştır. Balıkçı ve Oğlu yazarın zihninde yıllarca ürettiği bir romandır.
Savaş insanları sığınmaya zorlar, Ege Denizi derinliklerinde, deniz üzerinde verilen yaşam mücadelesinde kaybedenlere mezarlık olmuştur.
Oturulan, yaşanılan yerden başka bir yere gidip yerleşmek
göç etmektir. Göç eden hazırlık yapar, göç yapacağı mekânı seçer. Bu nedenle göçmen kelimesi sığınmacı anlamında kullanılması yanlıştır.
Ege kıyılarında küçük bir köyde yaşayan balıkçı Mustafa ve Ailesinin hikâyesi köyün sınırlarını aşıyor. Oğlu Deniz’i fırtınada kaybediyor. Boğularak ölen Deniz zaten sakin ve sessiz yaşayan karı kocayı, daha da içine kapanıp yalnız yaşamaya zorluyor. 
Köyde yaşamlarına uzakmış gibi görünen savaş ve sığınmacı sorununu televizyonda izliyorlardı.
Mustafa’nın sakin hayatına, yine balığa çıktığı bir gün denizin yüzeyinde rast geldiği cesetler adeta bir şok etkisi yapar. Cesetleri jandarma aracılığı ile resmî daireye teslim eder. Fakat aç susuz kalan, oyuncak lastik botta bağlanmış bebek hâlâ yaşıyor. Bebeği ölen Deniz’in yerinde Tanrı’nın gönderdiğine inanır. Eşi Mesude ile önce saklamaya çalışırlar.
Samir bebeğin ana babası, Taliban yönetiminden kaçarken alabora olan bottan kurtulur. Sınır dışı edilirken Afganistan’da ölüme yaklaşacağını bildiği için, bebek Samir’i onu hayata döndüren, kurtaran Mustafa ve Mesude’ye koruyucu ailesi olmaları için evlatlık verirler.
Romanın Almanca yayınlanması çok ilgi gördü. Kitabın arka sayfasında Orhan Pamuk ve Federal Almanya Kültür Bakanı Claudia Roth’un övgü notları yazılı.


Küresel Dünya sistemi, kazanma hırsı etkisiyle insanları duyarsızlaştıran kapitalist sistemin açtığı zararı anlatıyor. Bu sistem doğayı kuşatarak hava, su, deniz, toprağın altını üstünü, hedef alıyor.
Almanca’ya çevrilmesiyle, sığınmacılar için geçit ve deposu yapılan Türkiye’nin kanayan yarasını Avrupa’ya ulaştırmış oluyor. Sığınmacıların yaşadıkları ve çevre felâketleri bir ülkenin yalnız başına çözmesi mümkün değildir. Duyarlı doğa ve barış severler birlik olup çözebilir. Bu nedenle BATI dünyada yaptıkları zararların çoğuna sebep olduklarını kabul etmelidir.
Amerika, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde önce terör organizeleri üretip, destekledi. Kullandıktan sonra kutuplaşmalar iç savaşlara döndü. Dini kötüye kullanan teröristler önce kadın haklarına el koydular.
BATI, Hristiyan ülkelere sömürdükleri ülkeleri az gelişmiş bırakmak, çıkarlarına uyuyor. Halkını cahil bırakan idarecileri destekliyor. Felâkete dur diyecekler, önce BATI’da yaşayan Asya ve Afrika kökenliler olacaktır.
Toplumsal konulara duyarlı olan edebiyatçı Zülfü Livaneli bu romanda Ege balıkçıların ve hayal kurmaktan bile mahrum bırakılan sığınmacıların kaderini yazıyor. 
Şiirsel tasvirler ustalıkça seçilmiş, okurun zihninde canlı bir anlatı olarak kalıyor. Aile, aşk ebeveynlik, evlat, kadın dayanışması, dostluk, sığınma, doğa üzerine bilgilenmeyi sağlıyor.
Yaz tatili yaklaşırken okuma için bir fırsat bilerek, tanıdık ve dostlara hediye ve tavsiye edilecek bu kitabı herkes okumalı. Alman dostlara Almancası hediye edilecek, çok değerli güzel bir roman.

Okuyarak kalın!

Kaynak olarak kullandığım ve mutlaka okumayı tavsiye ettiğim bu roman:
Zülfü Livaneli, Der Fischer und der Sohn, Klett-Cotta-Verlag, Stuttgart 2023

ISBN: 978-3-608-98692-1      

Bu konuda mutlaka okunması gereken makale:
Adnan Binyazar, Kitabın Gücü, Cumhuriyet Gazetesi 2.6.2023