Tarihin Akışı İçinde Bir Gün: 4 Eylül 1919
Bugün, Türk milletinin kaderini belirleyen en önemli dönemeçlerden biri olan Sivas Kongresi’nin 106. yıl dönümünü idrak ediyoruz. Anadolu’nun işgallerle sarsıldığı, milletin ümitsizliğe sürüklendiği bir dönemde, Sivas’ta toplanan bu kongre; bağımsızlığın yol haritasını çizen, milletin iradesini devletin temeli kılan bir kararlar manzumesi olmuştur.
Tarihsel Zemin
Mondros Mütarekesi’nin ardından işgaller hız kazanmış, Osmanlı hükümeti teslimiyetçi bir yol izlemişti. Ancak Erzurum Kongresi’nde alınan ilk kararlardan sonra, Mustafa Kemal Paşa’nın çağrısıyla 4 Eylül 1919’da Sivas’ta bütün Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri birleşerek tek bir çatı altında toplanmıştır.
Bu yönüyle Sivas Kongresi, yerel direniş hareketlerini ulusal bir mücadeleye dönüştüren en önemli organizasyon olmuştur.
Kongrenin Öne Çıkan Kararları
✅ Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz.
✅ Manda ve himaye kesin olarak reddedildi.
✅ İrade-i Milliye’nin üstünde bir güç tanınmadı.
✅ Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurularak milli birlik sağlandı.
✅ İstanbul Hükûmeti’nin görevini yapamaması hâlinde geçici bir hükümetin kurulacağı kabul edildi.
Bu kararlar, Türk milletinin “Bağımsızlık benim karakterimdir” şiarıyla tam bağımsızlık yoluna girişini simgeler.
Mustafa Kemal Paşa’nın Liderliği
Sivas Kongresi’nde en çok tartışılan konu manda meselesi oldu. Bazı çevreler Amerikan mandasını bir kurtuluş yolu olarak görse de Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları, milletin onuruna yaraşır tek çözümün kayıtsız şartsız bağımsızlık olduğunu savundu. İşte bu irade, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel harcı oldu.
Sivas Kongresi’nin Önemi
* Milli Mücadele’nin tek merkezden yönetilmesi sağlandı.
* Bağımsızlık fikri, manda ve himaye gölgesinden kurtarıldı.
* İstiklal Harbi’nin siyasi ve askeri zemini hazırlandı.
“Ulusal iradeyi egemen kılmak esastır. İrade-i Milliye’nin üstünde bir güç tanımıyoruz.”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Bugün, Sivas Kongresi’ne katılan vatan evlatlarını, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere,bütün silah ve fikir arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Onların azmi ve kararlılığı, bizlere bağımsız bir vatan, özgür bir millet bırakmıştır.
Mavi Didim’in değerli okuyucuları, tarih sadece geçmişin aynası değil, geleceğin pusulasıdır. Bizler de bu pusulayı iyi okumalı, tarihimize, ecdadımıza ve onların bize bıraktığı onurlu mirasa sahip çıkmalıyız.
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileğiyle...
Ne mutlu Türk’üm diyene! 🇹🇷🇹🇷🇹🇷 Sonsuz Sevgi ve Saygılarımla