Bu ülkenin geleceği Lozan antlaşmasıdır
- 03 Temmuz 2019 Çarşamba
Ülkemizin en önemli sorunu ekonomi ve işsizlik olarak
görülse de, bence Osmanlı’nın işgalinin ardından yaşanan 1.Dünya Savaşı
yenilgisinin ardından imzalanan Sevr antlaşmasının kötü maddelerinin yer aldığı
bize verilen haksızlıkların tamamında görüldüğü açık ve nettir.
Sevr ile ne olduğunu anlamadan bu ülkenin güzelliklerini
görmek mümkün olmayacaktır. Sevr’i iyi öğrenmek demek, yaşadığımız ülkemizdeki
gerçek demokrasiyi iyi bilmek ve onu yaşamaktır. Bugün eskiden yapamadıklarını
şimdi yapmaya çalışan dış mihrakların, bizlere yapamadıklarını
demokrasiye, Cumhuriyet rejimine, sağlam
temellere dayanan Atatürk ilkelerinin tamamının verdiği yaşam ve hürriyet
bağlılığımızdır.
Eski günleri şöyle bir ele alırsak, göz yaşlarımızın
durmayacağı ve buralara nasıl geldiğimizin örnekleriyle karşımıza çıkacağı
günleri yad edeceğiz. Sadece Anadolu’da bir avuç toprağa ümit verilen Osmanlı
hükümdarlığı, Atatürk gibi bir dehanın görüşleriyle, Türkiye Cumhuriyeti
Devleti oluşturularak, etrafı sarmalanmış olan saldırgan emperyalistlerin
kucağından kurtulduğumuz Lozan ile, bu Sevr’deki sıkıntılı maddeler yerini
değiştirerek bizlerin lehinde kararlar ile imza altına alınmıştır.
Eğer bu gün bu imza altına bu maddeler alınmasaydı, başımızı
ağrıtan bir çok terör örgütü emellerine çok önceden kavuşurlardı. Hatta bu
çetelerin başını çeken yakın geçmişimizdeki din sömürüsüyle ülkemizi savaş
alanına götüren, yağmalayanların desteği Lozan antlaşmasıyla kırılmış ve çağdaş
bir devlet oluşturulmuştur.
Bunları neden yazıyorum diye merak edenler, lütfen zahmet
edip Sevr ile Lozan’ı karşılıklı olarak okuyarak maddelerdeki dengesizlikleri
incelesinler. Bu gün boğazlarımızın sadece ülkemizin inisiyatifine verilmiş
olması, en disiplinli ordumuzun elimizde olması bu farkı anladığınız zamanda karşınıza
çıkacaktır. Kurtuluş savaşı yıllarında, elde ettiğimiz ulusal başarıyı kabul
edemeyenler, bu güne kadar yaptıkları soğuk savaş neticesinde ülkemizin
gelişiminde verdikleri olumsuzluklar ile karşımızda bıyık altından gülerek,
nasıl sıkıntılara düştüğümüzü görüyorlar. Her kim olursa olsun,
birlikteliğimizi acilen kanıtlayarak, herkesin bu ülkenin geleceği için
konuşması gerekmektedir. Bence ilk defa Sevr ile Lozan’ı karşılıklı okuyarak,
farkını gözünüzde canlandırın. Yoksa iş işten geçmiş olacak sevgili siyasiler.